Press "Enter" to skip to content

Günlük 2gg Temmuz’14

***Vali filmini izledim; daha öncede izlemiştim; rahmetli Recep Yazıcıoğlu?nun hayat hikayesi; Ayşe Kulin tarafından romanlaştırılmış; kitabın adı köprü; Recep Yazıcıoğlu 2003 yılında 55 yaşındayken ölmüş; veya öldürülmüş; çünkü geçirdiği araba kazasının bir sabotaj olduğu düşünülüyor; o esnada Denizli valisiymiş ve uranyum yataklarını mermer madeni gibi göstererek işletmek isteyen yabancı işletmelere engel olmaktaymış; Türkiye?de vatansever olmanın ödülü bu işte; ölüm; peki hangi vatan haini için bir film çevriliyor; hiçbiri için.
Gerçi şimdi öylesine karıştı ki her şey birbirine; hainler kendini vatansever olarak yutturmaya çalışıyor; 10 yılda ne çok şey değişmiş Türkiye?de; inanılır gibi değil. 
Şimdi maden yataklarımız kimlerin elinde hiç belli değil; siyaset sadece rantı belirlemek için aracı olarak kullanılıyor; ülkenin her yanı talan halinde; sadece 10 yılda nereden nereye gelmişiz; hayret verici. Gerçi bu sayfada siyaset yazmıyorum ama filmin gereği öyle oldu. 
***Özel bir hastanede burun estetiği ameliyatı olan kadına hastane virüsü bulaşmış; bacakları kesilmiş; 14 temmuz 2014 tarihli bir haber. Geçen haftada yüz nakli yapılan ve sonra o yüzü geri alınan kişi ölmüştü; ne şehittir ne gazi; oldu niyazi.
***Facebookta gezen bir video var; çizgi filmlerle ilgili; orada şöyle deniyor; ?satanizm, pornografi ve ispirtizm Disney?in çizgi filmlerinde kademe kademe işleniyor; mermaid?in kapağındaki 3. sütün erkek cinsel organıdır; mermaid; küçük deniz kızı videosu bir çocuk pornografisidir. Müziğinde ?kızı öp? denmektedir. Alaaddin çizgi filminde ?uslu çocuklar soyunun, elbiseleriniz çıkartın? deniyor. Pocahontas Hintçedir; poca şeytan, hontas cehennem demektir; yani pocahontas dediğinizde yanınıza şeytan çağırmış oluyorsunuz; çocuklarınızın yanına. Time dergisi aslan kral çizgi filmi için ?en sapık, en pislik, en çok şiddeti telkin eden? dedi; Aslan kralı üreten homoseksüel bir adam ve AİDS?ten öldü; John Smith; kadınsı yürüyen aslan kral onun keşfi; aslan patilerini yere vurduğunda toz parçaları kalkıyor ve ?SEX? yazısı görünüyor; miki mausun son filminin adı gayliğin gelişimi; yani homosexsüelliğin gelişimi; miki mausun iki homoseksüel ve iki lezbiyen karakteri var artık; gayliğin gelişiminde erkek çocuklarını homosexsüelliğe çağırıyor; Disney bir satanist imparatorluğudur; Disney sistemli ve şaşırtıcı bir şekilde evinizi ve çocuklarınızı yok ediyor; bu çizgi filmleri yok edin; evinizi bu lanet şeylerden kurtarın.?
Video sanırım Hindistan kaynaklı; bir süre önce yazmıştım; çizgi film, bilgisayar oyunları, illüminatiyi; kızımın sınıfında; ki 7. sınıf; bir erkek arkadaşı illimünati kitabı okuyormuş; kapağında üçgen içinde göz işareti olan; bu erken ilginin bir kaynağı olmalı.
Yabancı, yerli müzik klipleri de pek tekin değil; seksten başka vurguladıkları şey yok; onları da çokça izletmemeye çalışıyorum kızıma; Katy Perry?nin bir klibi var; saçlarını kesiyor ve askere gidiyor; kızım ondan esinlenerek girmiş banyoda saçını kesmiş; 6 ay önce; şimdi o klibi gördüğünde bana gülüyor; hiç değilse Katy Perry kendi kesmeyip kuaförde kestirmiş olsaydı kızımda belki onun gibi yapardı;)))) 
Gördüğüm kadarıyla oyuncak sanayide bu konuda at başı gidiyor; eskiden oyuncak bebek dediğin güzel yüzlü olurdu; şimdi oyuncakçılardaki bebeklerin genelinin yüzü bir tuhaf; tuhaftan öte korkutucu; beni korkutabiliyorsa bir bebek, çocuk üstünde nasıl bir etki yaratıyordur kim bilir? 5 yaş bazı altı çocukların yüz ifadesi de beni korkutur cinsten; bizde olmayan; şimdiye kadar hiç olmayan bir yüz ifadesi; kötücül; korkutucu; komik videolarda izledim geçen gün; 5 yaşının altında bir kız çocuğu rock şarkı söylüyor; mama sandalyesinde oturuyor üstelik; o yüz ifadesini ben takınamam yüzüme; o kadar sert bir ifade. 
***Tabletteki sır nedir bilmiyorum ama ne zaman tabletle oynasan kulağım çınlıyor; beynimin sağ tarafı uyuşuyor; tatilde sıkıldım bahanesiyle biraz okey oynadım; tabletten; hemen başladı; bilgisayarda bu olmuyor; sanıyorum ekrana el ile temas etmekle ilgili bir şey; telefonlar içinde aynı şekilde geçerli olabilir; ben telefonla pek uğraşmadığımdan neticesini bilmiyorum ama küçük olduğu için tablet kadar etkili olmayabilir.
***Hava zehir gibi sıcak oldu; iyi ki erken gitmiş ve zamanında dönmüşüz; klimayla bile uyunmaz bu sıcakta; gündüz bütün camlar ve perdeler kapalı; sıcaktan korunmak için; gece açık; bundan sonra tatile daha serin zamanlarda gideceğim; haziran veya eylül.
***3 bira içip araç kullanmanın karşılığı 727 lira para cezası ile birlikte 6 ay ehliyetinize el konması; 2. kez olduğunda 911 lira ve 2 yıl ehliyetinize el konması; 3. kez olduğunda 1462 lira ve 5 yıl ehliyetinize el konması; 1. Erdoğan ıslahatları gündemde.
***Bugün İstanbul, başak şehirde 1 kadın daha öldürülmüş; 8 aylık evliymişler; hepsi gidiyor babasının kesesinden; itler kendileri emek verip büyütmüş gibi acımadan öldürüyorlar; öldüren elleri kurusun inşallah; bir daha tuttuğunu tutamaz olsun. Anlamadığım şu; o öldürülen kadınların babaları, abileri, kardeşleri yok mu; kana kan istemiyor mu hiçbiri; bu iş nereye kadar devam edecek böyle; bir sonu görünmüyor bu gidişle.
***Karpuz diye alıyorum; kabak çıkıyor; yenmiyor; çöpe; marketler açılınca manavları unuttuk; meğerse manavlarda bizi unutmuş; karpuzlar hep kabak çıkınca dank etti; manav aradım; yok; caddeyi baştan sona gezdim; tam markete gitmeye niyetlenirken bir tanesine rastladım; o da 1 ay önce açılmış; oradan aldım alacağımı; inşallah bu sefer iyi çıkar.
***?Bir şeyi tekrarlamak onu geliştirmez?; soğuk dağ filminden.
***Arabamın plakası yamulmuş; bugün; iki kişi üst üste söyledi; ne zaman lastiğim patlak, inik olsa ben fark etmeden başkaları uyarır; bu ülkede yaşamak; bu ülkenin insanı olmak ne hoş; bunların hepsi bana gurur veriyor; yabancılarla olmakta bir o kadar hoş; onlarda en az bizim kadar yardımsever ve iyi niyetli; en azından benim rastladıklarım; hoş olan insan olmak. 
Her yaştan kadınlar şort ve tişörtleriyle her zamankinden çok daha güzel görünüyorlar; ve oldukça çoklar; genç çiftler ağaç diplerinde sere serpe ve mutlu; kim bu görüntülerden rahatsız olur ki! 
***Kendime iyi bak?ın müzikleri de çok hoş; tam o aşkın yaşandığı yıllarda çıkmış şarkılar; yalan söyleme bana film için yapılmış sadece;. Gidersen bana da bir dengini bırak; Jehan Barbur; http://youtu.be/UqRhXo56-UM yalan söyleme bana; Athena; www.youtube.com/watch?v=brJzClQSr9E  cevapsız sorular; Manga; www.youtube.com/watch?v=fZYZPANBF6g
***Songül Öden ve Kerem Alışık birlikteler; Songül Öden?in babası Bedri Öden dün gece; Kerem Alışık?ın annesi Çolpan İlhan bu sabah ölmüşler; her ikisi de kalp krizi ile; sıcaklar sonuçlarını göstermeye başladı; yaşlı kalpler dayanmıyor.
***?Gaddar değilim; emeğime acımayana ben hiç acımam; bana saygı yoksa ben iki kere kabayım o kadar ?? demiş biri.
***Oğlumun bana göre kramp; ona göre çekme olan bacak kasılmaları hafifte olsa devam etti; sonunda anladım ki kramp değil derin damar trombozuymuş; uzun süreli oturmalardan dolayı olurmuş; daha önce izlemiştim Dr. Öz?de; alt bacak kasları yukarı kısımda toplanıyor; orada biriken pıhtıyı atmak için kanı sulandırmak gerekirmiş; birkaç gün 1/4 limonu suya katarak içti; geçti; yarım aspirinde aynı işi görür; emboli sebebi olabiliyor.
?Söylersin anlamaz; anlatırsın dinlemez? derdi annem; öyleymiş; sizi söylediklerinizi söylemek üzere kurulmuş bir guguklu saat sanıyorlar; söylediğiniz bir kulaklarından girip diğerinden çıkıyor; oysaki defalarca dedim ders çalışırken; ?oğlum kalk, yürü, hareket et; hep oturulmaz? diye; bir yerden sonra sizde susuyorsunuz; söyle söyle nereye kadar; kendini düşünmeyi bilmeyene sen öğretemiyorsun; sonuç ?bir musibet bin nasihatten iyidir? oluyor hep.
***Türkiye?nin ilk gay magazin dergisi ?GayMag? dergisine poz veren Hülya Avşar, 16 yaşındaki kızı Zehra için ?Zehra, ?eşcinselim? derse; Evladımdır, başımın üzerinde yeri vardır. Hiç garip gelmiyor bana, olayı büyüteceğimi düşünmüyorum? dedi.
Modern annenin hali bir başkadır zaten; Zehra yanında bir erkek yerine bir kızla geziyor olsa bununla bile övünebilecek demek ki; Allah akıl versin; umalım da Zehra annesinden daha akıllı çıkıp olur olmadık yollara tevessül etmesin.
İyi ki bir kızı var; çocuğun üstüne yapıştırmadığı yaftalama kalmadı; ne ister ki kendi çocuğundan; hani çocuğun yaptığı bir şey olsa anlayacağım; o da yok!
İnsanların bu herkese; her kesime hoş görünme sevdasını anlayamadım bir türlü. Para bu kadar mı tatlı?
Sen bir Hülya Avşar?sın; eğri oturup doğru konuşman gerek; gerçi kırdığın potlar bini aştı; bir toplumu yanlış yönlendirmeye niye çalışıyorsun; sen ?hoş görürüm? dersen bunu duyan 16 yaşındaki bir başka kafası karışık çocuk ?bende gay olsam mı? demez mi; bu günahın, vebalin altına niye giriyorsun; a be akılsız kadın! Kızın için ?gay olmasını isterim; hoşuma gider? diyebiliyorsan konuş; boş lafı ağzında geveleyip durma; hoş görmek başka istemek başka; çık ve mertçe kızın için ne istediğini söyle; gay olmasını mı yoksa normal bir ilişkisi olmasını mı istersin; çık bunu söyle; lafı bir o yana bir bu yana kıvırıp durma. 
?Kızım yanında bir kızla yanıma geldiğinde; ki onunla cinsel ilişkisi olduğunu bildiğim halde; bu çok hoşuma gider? de; ?bir kadınla birlikte olması bir erkekle birlikte olmasından iyidir? de; yuvarlak laflar söyleyip insanların zaten karışık olan kafalarını bulandırma; kafasız kadın.   
***Bu hafta iki arkadaşımın yakını koahtan; yani sigaradan öldü; biri yaşlı, diğeri 54 yaşında; yaşlı ölen ?sigarayı bırakıp mutsuz öleceğime içip mutlu olarak ölürüm? demiş; ve ölene dek içmeye devam etmiş; diğer 54 yaşında ölenin akrabası olan arkadaşım şu yazıyı paylaşmış facebookta;
BİR DAHA GÖRMEMEK ÜZERE SEVDİKLERİNİZDEN AYRILMAK DUYGUSU SİZİ BİRAZ OLSUN ÜRKÜTÜYORSA LÜTFEN SİGARAYI BIRAKIN! MAALESEF ATIN ÖLÜMÜ ARPADAN OLSUN DEMEKLE KURTULAMAZSINIZ. AYLARCA YÜRÜMEKTEN, GEZİP TOZMAKTAN VE HER TÜRLÜ HAZDAN UZAK KALARAK ACILAR İÇİNDE BİR ÖLÜMÜ İSTİYORSANIZ SİGARAYA DEVAM EDEBİLİRSİNİZ. KARA TOPRAK ORADA SİZLERİ BEKLİYOR. YOOOOKKKK!!! BEN SEVDİKLERİMLE YAŞAMAYI SEVİYORUM, ONLARDAN UZAK KALMAK VE ONLAR ÜZÜNTÜLERİYLE, ACILARIYLA BENDEN YOKSUN KALSINLAR İSTEMEM DİYORSANIZ HEMEN ŞİMDİ DERHAL SİGARA PAKETİNİZE VE ÇAKMAĞINIZA VEDA EDİN!! BENİM KAYIN BİRADERİM İŞTE BU İLLETTEN GÖÇÜP GİTTİ VE BİR DAHA ONU ASLA GÖRMEYECEĞİZ.. Zararın neresinden dönülse kardır. Ölümü ay ay, gün gün, dakika dakika gözlerimin önünde gerçekleşti. Son iki aydır bizim yanımızdaydı. Başka kimsesi yoktu. Bu nedenle buradan tüm sigara tiryakilerine ve 7/24 radyasyon yayan şu cep telefonu esirlerine seslenmek istiyorum. Ne olur biraz uzak durun emi!
Ölüm; üstelikte genç ölüm sadece kişiyi değil bütün etrafını sarsıp geçiyor; sigara içen sadece kendine değil sevdiklerine de zarar veriyor yani; içmeyin. 
Sigara, cep telefonu ve diğer zararlılar konusunda tek duyarlı ben değilim neyse ki! Hepimiz çocuk büyütüyor ve onları görüyor, gözlemliyoruz doğal olarak.
***Bodrum?dan gelen ?Ankara daha sıcak; bilseydim 1 ay daha gelmezdim? dedi; Antalya?dan gelen ise ?Antalya mı daha sıcak yoksa Ankara mı daha sıcak karar veremedim..? dedi; İstanbul?dan gelen ?İstanbul daha beter; orada birde nem var? dedi; çok sıcak çok; yarın Ankara 37? olacakmış; gece gündüz farkı da kalktı ortadan; geceleri de 20? civarında; nefes alınmıyor. Şehir sıcak; beton sıcağı; akşamları şehrin dışına çıktınız mı üşüyorsunuz bile. 
Sonunda; yazdıktan birkaç gün sonra yağdı; dünya varmış. İstanbul, kasımpaşa?da hortum olmuş; ardından da sel, su; Allah?ın gazabı niye bu ara kasımpaşa?ya uğradı ki; seçimi mi duydu?
***http://www.milliiradebirligi.org/#!bu-aslinda-syaset?/chzf adresinde bir yazı var; Banu Avar paylaşmış facebookta; bir kısmı şöyle yazının; ?İnsanları  gereksiz yere ömür boyu  ilaç kullanmaya inandırmak ve yönlendirmek için sağlık ve hastalık tanımı ve anlayışı değiştirilmiştir.  Eskiden insanlar nadiren hasta olur ve hekime giderdi. Varsayılan hali sağlıklı olmaktı. Bugün hastalık hali varsayılan durumdur.?
Bu benim ara sıra daldığım bir konu; gereksiz yere doktora gitmemek konusu; o sigaradan yaşlı ölen bey yapılan kalp kapakçığı ameliyatından 15 gün sonra ölmüş; adamın zaten ahı gitmiş, vahı kalmış; son son ameliyat ediyorlar ki, kasalarına biraz daha para girsin; ameliyat parası elbette. 60-65 yaşından sonra yapılan ameliyatlar üstüne 5 kere düşünmek gerek; ölümü geciktirmek yerine hızlandırıyor çünkü; bildiğim çok örnek var buna.
Birde aklıma gelmişken; 60-65?ten sonra araç ehliyetleri geri alınmalı mı acaba; yavaşlıyorlar; trafiği zora sokuyorlar gibi izlenimler ediniyorum yoldayken.
***Daha neler duyacağız; beynin doğumda ve ölümde salgıladığı ?DMT? adı verilen molekül dini çevrelerde daha çok ?Yaradan ile konuşma ve ölümden sonrasını görmek için Kur?an okunurken? kullanılıyormuş; bunu yazma nedenim şu; bu yıl üniversite sınavlarında 358. olup Cerrahpaşa tıp fakültesini kazanan; günde 3 saat uyuyan, vaktini ders ve bilgisayar başında geçiren, ailesi gibi dinine bağlı bir genç ve annesi birlikte yaşadıkları villada ölü olarak bulunmuş; anne 2 kurşun; oğul 1 kurşunla ölmüş; aralarında bir kuran ve silah bulunmuş; özel bir hastane sahibi olan baba akşam eve geldiğinde bulmuş; gencin facebookta DMT ile ilgili konuşmaları varmış; arkadaşı ?hapa, şırıngaya geç? diyor; genç ?DMT iyidir? diye cevaplıyor; bir nevi uyuşturucu olarak kullanılıyor demek ki!
Baba doktor; bir hastane sahibi ve baş hekim; oğulda onun altında kalmamak zorunda; başarılı olmak ?zorunda?; bu boynunun borcu; iyi bir aile çocuğu olduğunu kanıtlamalı; belkide bu doğduğundan beri ona yüklenen, beklenen şey; direkt olarak dile getirilse de, getirilmese de; 3 saat uyku, çok çalışma, üniversite sınavları; bunlar hakkında daha önce defalarca yazdım; semereleri çıkıyor ortaya; vücudun olduğu gibi beyninde bir dayanma haddi var sonuçta; üstelikte 18 yaşındaysanız.
Oğlumda kazandı; kendine yetecek çapta bir okul; Cerrahpaşa tıp kazanması da gerekmiyordu zaten; o genç kazandı da ne oldu; kime yaradı? Bir aile çöktü. Bu üniversite sınavlarında iş çığrından çıkmış durumda; görünen o ki devlet bunun önüne geçemez; ailelerin kendi fren sistemlerini çalıştırmaları lazım; ?benim çocuğum buraya kadar; buradan ötesi yok? diye; yoksa bu işin nerelere varabileceği ortada. Dershaneler kendilerini ?eti benim, kemiği bile benim? sistemine entegre etmiş durumdalar. Gerçi dershaneler kendi şartlanmışlıklarıyla gencide şartlandırıyorlar ama olsun; aile bir derecede olsa frenleyebiliyor genci; ben bunu en azından bir derece olsun başardım; birazda kendi hedefini alçak tutunca çok sorun olmadı; bu geçtiğimiz kış.
Fem dershanesi öğrencisiymiş; yani cemaatin dershanesi; o dershanelerin iyi bir irdelenmesi gerekiyor bana kalırsa; ve sanırım kapatılmaları da yerinde ve hayırlı olacak; eğitim anlamında şimdiye dek karşıydım dershanelerin kapatılmasına ancak bu iş çığrından çıkmış durumda; çocukların canlarına kast ediyorlar.
En yakınımdan; oğlumdan yaşadım, hissettim bunları; bu yıl; bu kış; ki onlar gibi çalışmasına asla izin vermezdim; 3-4 saat uyku ile; yok daha neler; yolda dağıtılırken almadım çocuğumu.
***Belki ilişkilidir, belki değil; bilemem; ancak yazacağım; 30 Nisanda ölen bir bilkent elektrik elektronik öğrencisi; ki 2-3 yıldır hastaymış; kanser; fem dershanelerinde okumuş ve Edirne birincisi olmuş; 2009?da okulu kazandığı zaman şöyle söylemiş; ?ÖSS hazırlığı benim için uzun ve zorlu bir maraton gibiydi. Bu maratonda çok yorulduğum ve zorlandığım anlarım oldu. Fakat elde ettiğim başarı hepsine değdi. Bu yarışta beni yalnız bırakmayan aileme ve öğretmenlerime sonsuz teşekkür ederim.? 
Anlayana ne çok şey var bu sözlerin altında. Bu belkide sadece benim gözüme çarpan bir örnek; o denli zorlanan bir insanın alabileceği hal ile ilgili; FEM dershanelerine giden diğer çocukların takibi yapılsa daha neler çıkar acaba? Gençleri, çocukları bir motorlu taşıt anlayışında yarıştıran bu sistem gençliğimizi erken yaşta çökertmekten başka bir işe yaramıyor; benim gördüğüm o. Sinir, kas, her türlü sistemin çökertildiği bir yarıştan sonra nasıl sağlıklı olmalarını beklersiniz ki! Facebookundaki son iki yıl fotoğrafları yürekler acısı; görünce fena oldum; kemoterapiden sonra çıkan saç ve sakalları beyaz çıkmış; 20; bilemedin 22 yaşında; kıyılır mı! Annesinin yaşadığı acı dayanılmaz derecede olmalı; ameliyatlar, yoğun bakımlar; çocuğunuzu o halde görmek; hiç kolay olmamalı.
Bir arkadaşımın oğlu; ki yine elektrik elektronik öğrencisi; kıl dönmesi olmuştu; çok oturmaktan; kıl dönmesini basit bir şey olarak algılamayın; o da ameliyat oldu; zor bir ameliyat. 
Bu yarış artık ölümüne oynanıyor; ne kadar az uyursan, ne kadar çok çalışırsan o kadar başarılısın; bunun bir sonu yok ki; işin dahada acısı o çocukların çocukluklarını, gençliklerini yaşayamadan ölüp gitmiş olmaları; ders, ders, ders; yaşadıkları o kısa süre içinde bildikleri, gördükleri bu; niçin geldiler bu dünyaya; eza için mi? Oğlum bu çalışması ile belki 5 yıl önce çok daha iyi bir yer kazanabilirdi; 10 yıl önce çok, çok daha iyi; zorlanma çıtası yükseldikçe başarıya ulaşma şansı azalıyor; bu sistem artık zekayı da ölçmüyor; dayanıklılık ölçüsü sadece; ne kadar uykusuz kalabilir ve çalışırsan o kadar çok soru çözebilirsin; mantığı bu artık; formülü ise inekle, inekle, inekle; başka bir yolu yok.  
***Rize?de 1295 kilo sütlaç için 1 ton 80 kilo süt, 200 kilo şeker, 100 kilo pirinç, 500 yumurta sarısı, 13 kilo nişasta, 7 kilo tereyağı, 23 kilo pirinç unu, 150 gram çam sakızı kullanılmış. 
***Yine gözüme çarpıyor; bpa, damacana ve erken ergenlik belirtileri; kızlarınıza, kız çocuklarınızın erken yaşta gelişimine dikkat edin; gözünüz tetikte olsun bu konuda; varsa bpa içeren damacanalardan su içirmeyin çocuğunuza.
***Yolda geçerken kulağıma çalındı; nerede olduğunu bile hatırlamıyorum; telefonda bir kadın, bir başkası; belli ki bir yakını için ?normal doğum yaptı? diyordu; önceden olsa ancak sezaryen olduğunu duyuyorduk; şimdi bilinç değişti artık: sezaryenin doğru, geçerli bir yöntem olmadığı anlaşıldı.
 

Be First to Comment

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *