Press "Enter" to skip to content

Gündem 2dddd Mart’14

***Youtube kapatıldı; sanırım uydurma bir bahane ile; Suriye meselesinin görüşüldüğü bir tape yayınlanmış; o gerekçeyle; doğru olup olmadığı; kimin tarafından konduğu ne belli; artık hiçbir şeyin inanılırlığı, güvenilirliği kalmadı ki buna da inanalım. Neden inanılır olmayabilir; 1; Baykal?ın kasetlerini Erdoğan?ın piyasaya sürdüğünün ertesi günü; unutturulmaya; gündem değiştirilmeye çalışılıyor olabilir; 2; seçimden önce yayınlanması muhtemel kasetlerin önü kesilmiş olur; her iki nedende oldukça güçlü nedenler.
Ben burada atıp tutuyorum ya; kazın ayağı öyle değilmiş; iş oldukça ciddi; haber dinlemekle yeterince haberdar olunmuyor demek ki; bu seferki tapeler seçim öncesi savaş güdümlüymüş; ortalık yıkılıyor; Erdoğan ?inlerine gireceğiz, inlerine? derken kendi inine girilmiş; haberi yok; Ahmet Davutoğlu ?Başbakan, bu (Süleyman Şah Türbesi) bir imkan gibi değerlendirilmeli bu konjoktürde? dedi? diyor; Hakan Fidan??Gerekirse Suriye?ye dört adam gönderirim. Türkiye?ye 8 füze attırır savaş gerekçesi üretirim, Süleyman Şah Türbesine?de saldırtırız? diyor; Orgeneral Yaşar Güler ise?Direk savaş sebebi; yani yapacağımız iş direk savaş sebebi? diyor; aman Allah?ım; bunlar ne demek! 
Elim ayağım soğudu; tutmuyor; kafam dondu; dondum kaldım; aklım ilerlemiyor; bundan ötesi yok gibi; iyisi mi yine öğretmenimden alalım yorumu; ?Bu son gelişmelerden sonra hala daha bu partiyi destekleyenler varsa daha ne diyeyim?Cahillik parayla pulla değil. Seçim öncesi Suriye ile düzmece savaş planları yapanları bu millet sandıkta gömmezse yazıklar olsun!?; ?Aman ne yazıp paylaşacaksanız paylaşın bir an önce. Her an Facebook da kapanabilir maazallah ?Artık işi rutine bindirdiler?; ?Kapasınlar bakalım. Millet de bunları sandığa kapar elbette?; Ah hocam ah; artık zaten sandığı görmeyelim diye uğraşıyorlar baksanıza. Bu iş artık iç savaş hali; birilerinin bu işe el atması gerek; neler oluyor; anlaşılır gibi değil.
Bu tapeyi ve bütün tapeleri her kim ki ortaya çıkardıysa Allah ondan razı olsun; dinsizin hakkından imansız gelirmiş; öylede oldu; biz ne dinsiz, ne de imansız olabildiğimiz için bu işin içinden çıkamazdık; her ne niyetle yaptılar bilmiyorum ama yinede Allah bin kere razı olsun; bedduacı feto dualarımı aldı;))) 
Bir milleti nasıl bir batağa sürüklemek istedikleri ortaya çıktı. Bu son tape Cumhuriyet gazetesinin de dediği gibi; ?devletin bittiğinin itirafıdır?; o tape bu baş belasından kurtuluş reçetemiz olacak.
TİB?in özel hayatın gizliliğini gerekçe göstererek videoya yayın yasağı getirmiş; iyi de kardeşim; ?BU ÖZEL DEĞİL ÖZEL; GENELDİR, GENEL?. Deniz Baykal?ın bir kadınla olan ilişkisi genel sayılıyor da seçim öncesi apar topar; keyfe keder savaşa sokulmak istenmemiz niye özel sayılıyor; bir anlayan var mı?
?Milletin hayatı tehlikeye düşmedikçe, savaş bir cinayettir?; M. Kemal Atatürk
Neymiş efendim; tapenin içeriği konuşulamıyormuş; yasakmış; niyeymiş; bal gibi de konuşurum; siz önce kendi konuştuklarınıza bir bakın; göz göre göre iktidardan düşmemek uğruna gençlerimizi öldürmeyi; bizi savaşa sokmayı göze almışlar; bir hayırlısıyla kurtulsak şu adamdan da başka bir şey istemem. Bunlar manyak; kafayı sıyırmış hepsi; devlet adamlığı falan hak getire.
Demek ki bundan; bunlardan her şey beklenir; her şeyi beklemek lazım; sen ancak o güttüğün davar sürüsünü kandırırsın; bizi değil; yeni sesi de ne yakışmış ama; özüne dönmüş; ?karı kılıklı? diycem; kadın milletine hakaret olur; 3 aydır; 17 aralıktan beri bir gün olsun susmadı ki; milleti daha çok kandıracağım diye; işte sonu böyle olur; sonunda Allah sesini kıstı; kulaklarımıza acıyarak.
Çete, paralel yapı, o, bu diyor ya; hepsi kendileri. Bundan ala çete; paralel yapı mı olur?
O Nagehan Alçı ne geri zekalı bir kadın; konu mankeni olarak oturtuyorlar oraya galiba; aklıyla oturabilecekmiş gibi değil oraya; konuştukça daha çok battığının farkında bile değil herhalde; bütün akp yanlısı gazeteciler öyle; sabah gazetesi yazarları; Erdoğan?ın söylediklerinin ipe sapa gelir; tutulur bir yanı yok; onu savunmak çok daha beter komik; bir komedi izler gibi izliyorum onları; bu iş tersine döndüğünde hangi deliğe kaçacaklar acaba? Hüseyin Yayman uyanık; ?zararın neresinden dönersen kârdır? diyerek tam kıvrımlı bir manevra yaptı ve terk etti akp gemisini; uyanık avni. Gazetecileri hala terk edemedi akpyi.
Böylelerine öğretmenimin yorumu; ?Basit basit şeylerle karşımıza çıkıyorlar. Son olayları hiç görmezden geliyorlar ya inanın öğretmenliğimden utanıyorum?.
Cüneyt Arcayürek bugünkü son skandal adlı yazısını şöyle tamamlamış; 
Yeri gelmişken söyleyelim: Kuşkumuz yok, kendisine biat etmeyen, eteğinde ikbalden de öteye parasal olanak aramayan medya piyasasında kalmış bir avuç yazar çizerden nefret ettiğini biliyoruz.
Bilmeyen de yok!
Saklamıyor da bu duygusunu. ?Alo Fatih?lerde açıklıyor.
Lakin nefret duygusu karşılıklıdır Sayın Başbakan!  
***A&G araştırma şirketinin 28 mart itibarıyla son seçim anketinin sonuçları şöyle; akp %45; chp %25; mhp %17; hdp %7; Konda?ya göre akp %46; chp %27; mhp %15; hdp %7; Sonar?a göre akp %42; chp %30; mhp %18; hdp %6; 
2 gün sonra göreceğiz doğru olup olmadıklarını; bana göre hiçbiri doğru değil. O anketler yapıldığında Deniz Baykal kasetini piyasaya sürenin Erdoğan olduğu ve dış işlerindeki savaş çığırtkanlığı tapeleri yayınlanmamıştı henüz; çok şey değişmiş olabilir; umuyorum en azından. 
***Sondan ikinci mitingi Ankara?ya ayırmış chp; çok kalabalık ve görkemliydi; tv?den görüldüğü kadarıyla; tandoğan meydanına açılan 4 yolda hıca hınç doluydu insanla; ucu, bucağı gözükmüyordu; olanca soğuğa ve suikast tehditlerine rağmen; iyi şeyler olacak; umudum öyle.
***Deniz Baykal?ın kaseti çifte tuzakmış; ilki Deniz Baykal?a kurulan; ikincisi ve daha vahimi ise Erdoğan?a kurulan; Erdoğan?a ilk izlettirildiğinde izlediği laptopun kamerasından da Erdoğan kaydedilmiş; o fotoğraf; bilgisayar başındaki fotoğraf o anın fotoğrafı; işini biliyormuş bu kaset işini çeviren; yani büyük olasılıkla feto; bir taşla iki kuş. Kemal Kılıçdaroğlu ve Deniz Baykal izlemişler o görüntüyü.  
***Suratları pek bir asık bizim büyük devlet adamlarının; ortada suçlu arıyor, bulamıyorlar; önce zaman gazetesinden bir gazeteciyi tutuklayıp bıraktılar; Suriye meselesini önceden nereden biliyordu diye; şimdi de Kılıçdaroğlu?na soracaklarmış; yine aynı gerekçeyle; suçlunun kim olduğu ortada da üstlerine alınmak gibi bir niyetleri yok anlaşılan; ancak pek bir bozulmuş suratı Davutoğlu?nun; o konuşmanın içeriği; haybeden savaş çıkarma planı; hepsini yüce divana götürür; Erdoğan da dahil; bilmez mi; Erdoğan o kısık sesi ile iyi bir fırça atmış olmalı; tam da seçim öncesi; adam ne dese haklı; bende olsam bende fırçalardım; hangi birinin aptallığını örtsün adamcağız; her birinden ayrı ayrı leş kokuları geliyor; Davutoğlu, Egemen Bağış + 3 biraderler; oğul Bilal; ört örtebilirsen; seste yok zaten; onun sesi kısılınca daha çok anlaşıldı ortada ondan başka adam olmadığı; varsa yoksa o; doğru dürüst miting bile yapamadılar; Konya?da mıy, mıy, mıy Davutoğlu yaptı; Kayseri?de Taner Yıldız; hiç yayınlamadı bile haberler; daha fazla rezil olmasınlar diyedir. 
***Bugün; 29 mart günü; bütün köşe yazıları okunmalı; en güzel yazılarını bugüne saklamışlar; Mehmet Y. Yılmaz; Sedat Ergin; Yılmaz Özdil; Ertuğrul Özkök; Cüneyt Arcayürek.  
***Akp ile geçen 12 yılın sonuçlarını yeni yeni alıyoruz; zenginleşen başı kapalılar; fakirleşen başı açıklar; bunu görmek çok zor değil.
Sizde bu 12 yılda zenginleşenlerden biriyseniz; doğru, dürüst yoldan paranıza para kattıysanız akp?ye oyunuzu verin elbette; ama zenginleşmek yerine fakirleştiyseniz; yardımlara muhtaç hale geldiyseniz; gittiğiniz mitingde verilecek paraya veya oy karşılığı verilecek paraya muhtaçsanız; ya da maddi olarak aynı yerde kaldıysanız; ki o 12 yılın mutlaka size bir artı getirisi olmalı; bu demektir ki akpye oy vermemelisiniz; işin matematiği bu; bu, bu kadar basit. 
Ve benim gördüğüm kadarıyla bu 12 yıl içinde zenginleşenler değil fakirleşenler çoğunlukta; sandıktan çıkacak oy dağılımının da buna uygun olması dileğiyle. Yarın sandıklara!!!  
Aslına bakarsanız bu konu olabildiğince genişletilebilir; iyi yaşam için tek ölçütümüz para değil sonuç olarak; örnekleyecek olursam; 12 yıl önce mi daha huzurluyduk; milletçe ve kişisel olarak; yoksa şimdi mi; daha mutlu, umutlu muyduk; kendimizi daha özgür hissediyor muyduk; geleceğe daha mı güvenle bakıyorduk; kendimizi daha mı güvende hissediyorduk; 12 yıl önce insanlar birbirlerini daha mı az öldürüyordu; kocalar karılarını mesela; 12 yıl önce mi daha çok dosttuk insanlarla; yoksa şimdi mi; düşman olarak gördüklerimizin sayısında bir artış oldu mu; çocuklarımızın geleceği için şimdi mi daha çok endişeliyiz yoksa 12 yıl önce mi daha endişeliydik; 12 yıl önce mi faşist, zorba, baskıcı bir yönetim vardı; şimdi mi; soygunculuk, bozgunculuk hangi dönemde daha fazlaydı; hangi dönemde yaşamayı isterdik; 12 yıl öncesindeki gibi mi yoksa şu anki gibi mi; vs. vs. Sandığa gitmeden önce lütfen bu soruları sorun kendinize ve ona göre gidin sandığa! Ve bu 12 yıllık birikiminizin sonuçlarını oy verecek çocuklarınızla; genç neslinizle de paylaşın; çünkü onlar bilmiyorlar 12 yıl öncesini. 
Dileğim yarın demokrasinin bayramı olsun Türkiye için; ben Ankara?da olduğum için elbette Ankara?nın da; yarın Mansur Yavaş kazansın; demokrasi kazansın; demokrasiyi isteyen, hasret kalan chpli, akpli, mhpli ve her partiden insanlar kazansın; dilerim yarın akşam Kızılay, Taksim, Gündoğan ve bütün sokaklar, meydanlar hepimizin bayram yeri olsun. 
Ve Melih Gökçek?siz günler diliyorum kendim için; belki bu sayede durmaksızın telefonuma mesaj atmasından kurtulurum! Kara yazımız oldu; adı batasıca; oğlumun doğduğu yıl; 1994 yılında seçilmiş ilk olarak; oğlum geldi 20 yaşına; benimle birlikte oy kullanacak; o hala başımızda; göndermesek gitmeye de niyeti yok!?
***YGS birincisi Malatya fem dershanelerinden çıkmış; ?başarısını dershaneye borçlu olduğunu; kapatılmaması gerektiğini? söylemiş; hadi buyurun bakalım! Sonuçlar açıklandı açıklanmasına da sınava girenler nerelerde hata; yanlış yaptıklarını anlayamadılar; sorular açıklanmadığı için; karambolden bir sınava daha girecekler bu sebeple.
***Bugün; 30 Mart günü; şöyle demiş Yılmaz Özdil; ?Oyunuza sahip çıkın; ayakkabı kutusuna atmayın; oy sandığına atın?;))) Öyle! Ayakkabı kutuları zaten dolu; neresine atacaksınız!
***Türkiye genelinde araştırma şirketleri; Ankara?da ben bildim;)) Doğru bilmişler; diyecek söz yok. Cehaletin; kırsalın zaferi olarak açıklanabilir kolaylıkla. Bu demek oluyor ki bu millet celladına aşık!
Ne geceydi ama; baştan şunu söyleyeyim; seçim ekranının birincisi cnn Türk; kişisi ise Enver Aysever?di; cnn Türk gazeteci sunucuları ile ipi önde göğüsledi bana kalırsa; ntv, kanal d ve diğer kanalları solladı. Ntv bu seim programıyla bana kalırsa küme düştü. Gecenin ve yüzyılın en fırıldağı Hüseyin Yayman’dı; tapelerden sonra akpyi terk eden Hüseyin Yayman %45’i görünce anında yeniden akpye doğru çark etti; akıntıya göre kendine şekil veren bir bukalemun; tek derdi kişisel çıkarı; başka bir şey değil; kim güçlüyse onun yanında yer alan bir böcek. Oysa seçimlerden 2,3 gün önce karşı gündemde çıkmış; “seçimlerden sonra ilk işin bu tapeleri temizlemek; milletin içini rahatlatmak” olduğunu söylemişti; bu kadar hızlı bir dönüşe pes doğrusu. 
Sonuçlar açıklanmaya başlandığında bir baktık ki İstanbul, Ankara, İzmir çok büyük farkla akpnin; tam moraller bozulup içten içe ?bu millet mal; bu millet öküz? diye söylenip, ?yine şapa oturduk? diye düşünürken oğlum Hürriyet?teki sonuçlarla televizyonlardaki sonuçların aynı olmadığını söyledi; kısa bir süre sonra Enver Aysever de manipülasyon yapıldığını söyledi; oğlumun dediğini doğruladı; içimize su serpildi; o sonuçlarla akp zaferini ilan etti; balkon konuşması yapıldı derken ben de baktım Hürriyet?e; Ankara?da aradaki oy farkı 60-80 bin oy arasında gidip geliyor; sonra açılmamış sandıkların sayısına baktım; Çankaya ve yenimahallede açılmamış yaklaşık 1500 sandık vardı; açılmamış toplam sandık sayısı ise 2000 civarı; Çankaya?nın %70?ini; Yenimahallenin %50?sini biz aldığımız göre ?umut var? diye düşünmeye başlamışken; ki arada bir yarım saat; bir saatlik farkla Enver Aysever de ?Ankara?da henüz her şeyin bitmediğini? söyledi; bir süre sonra ani çıkış yaşandı chp?de; 10?ar; 20?şer yükseldi derken 3 binde takılı kaldı; aşağı yukarı 1 saat süresince ibre oynamadı; ne hürriyette ne de televizyonlarda; televizyonlarda ?niye oynamıyor? diyen de olmadı; Mansur Yavaş 27 bin öne geçtiğini açıkladı; ancak kanallar ve Hürriyet bunu doğrulamadı; o 1 saatin sonunda aniden Melih Gökçek?in oyları artmaya başladı; kesin bir müdahale oldu; çünkü geriye kalan sadece Çankaya ve Yenimahalle oylarıydı; hile yaptılar; her zamanki gibi; Melih Gökçek?in huyudur bu; ilk defa şahit olmuyoruz nasıl olsa. Anadolu ajansı çalışanları işlerinin gereğini yerine getirdiler yani; gerek ilk başta yapılan manipülasyon ile; gerekse seçim sonuçlarında. Chp itiraz edecek; öyle bekleniyor.    
Cumhuriyet gazetesi engellenmişti gece boyu; hala kapalı. Son dış işleri tapelerini yayınladığı için olmalı. 
Ayrıca akp bu seçimi zafer olarak ilan etmiş olsa da zafer değil; çünkü ?bir genel seçim gibi? sözüyle hareket edildi akp ve Erdoğan tarafından ve bir önceki genel seçimde aldıkları oy %50; şimdi aldıkları oy %45; arada 5  puanlık bir fark var; düşüş; buna birde seçim hilelerini eklersek durumları oldukça fena; ayrıca Ankara ve diğer büyük şehirlerde de çevre ilçelerin oylamaya katıldığı faktörünü eklersek; ki Ankara sonucu ile; başarıyla çıkan akp değil chp?dir. Chpde %26?dan %28?e çıkmış; hiç değilse 2 puanlık bir artış var.
Beypazarı?nda, Ayaş?ta oturan birinin neden benim belediyemde söz hakkı var; benim Beypazarı?nın, Ayaş?ın belediye başkanında söz hakkım var mı? Ayaş?ta yaşayanın Ankara?da belediyenin nasıl çalıştığı; çalışıp çalışmadığı hakkında bir fikri olabilir mi? Ne akla hizmetle yapıldı bu yasa?Bu yasanın niye çıkarıldığı belli; amaç kırsalda oyları toplayan akp oylarını merkeze çekmek; Ankara?da çevre ilçelerin oy oranı 370 binmiş; 20-30 binle seçimi kaybettiğimiz düşünülürse bu sayının ne kadar önemli olduğu anlaşılır; yani o çevre ilçeler nedeniyle kaybettik Ankara?yı; Ankara oyları sebebiyle değil; en az 200 bin farkla alırdık yoksa seçimi. Bu yasa çıkarken; veya çıktıktan sonra chpnin aklı neredeydi acaba; ne amaçla yapıldığını anlayamadılar mı? Eski köye yeni adetler getirmenin sebebi ne; bana kalırsa bu yasaya itiraz edilmeli öncelikle; çünkü Antalya ve Mersin de bu sebeple kaybedildi.
Yarın 15?te YSK?ya itiraz edecekmiş Mansur Yavaş. 
 Bu da gelir; bu da geçer ağlama?
***Cumhuriyet dış işleri tapeleri hakkında yapılan uyarıya uymayınca hacklenmiş; şimdi açık; dış işleri tapeleri yok; tapeler kaldırılınca hacklemeyi bırakmışlar anlaşılan.
***Aslı Aydıntaşbaş chpnin seçimlerde başarılı olamayışının nedenini Sedat Ergin karşısında çok güzel formüle etti; ?gerçek şu ki Anadolu?nun birçok yerinde insanlar dükkanlarını kapatır; cuma namazına giderler; İstanbul?un birçok semtinde de öyle; Ankara?da da öyle; bu duruma uzaylı gibi yaklaşan bir partinin sandıkta da başarı şansı yok?; Sedat Ergin ?öyle? demekle yetindi; artık Aslı Aydıntaşbaş?ın kendinden bekliyoruz ilk hamleyi; başını kapatarak; başı kapalılığa bir uzaylı gibi yaklaşmaması gerekecek; belki arkası gelir bu sayede daha sıkı sıkıya dindarlaşmamızın.
O cumaya gidenlerin evlerinden çıktı ayakkabı kutuları, çikolata kutuları, 5?er, 10?ar büyük boy para kasaları; hayırlı cumalar yerine hayırlı cimalar diyen de onlardı; üstelik balkonda o da vardı; bilmem hatırlatmama gerek var mı? Seçime gidene kadar her gün, her gelen konuğuna ?akpnin başarı ölçüsü olarak %49?u mu yoksa %38?i mi ölçü alacağız? diye sordu; seçim akşamı %45 ile akp?yi çok başarılı ilan etti; 2 milyonluk oy kaybına rağmen; ne demeli?
Yalnız burada gözden kaçırdığı bir şey var; orada; seçimlerde sayılan at başı değil insan başı; insan oldukları ve ne yaptıklarının bilincinde oldukları için chpnin cumaya gitmediğini bildikleri halde chp?ye oy vermişler; chplilerin cumaya gitmediğini bilmesine rağmen ona oy veren yaklaşık %30?u yok sayıp, görmezden mi geleceğiz? Chpliler eğer cumaya giderlerse o cumaya gitmeyenlere oy verenler başka oy verecek yerler aramayacaklar mı kendilerine? Kaldı ki cumaya giderek oy toplayanların kontenjanı oldukça dolu; orada bir yarışa girmeye kalkarsa chp yine sondan birinci olur; chpye sıra gelmez; Allah; bismillah demekte olan; onu bolca telaffuz eden; onun sırtından oy toplayan yeterince parti var. Bırakın da chpnin bir farkı kalsın orada. Adam olana o %30 yeterde artar bile; önemli olan cumaya gitmeden; bu işi; dini bir şova dönüştürmeden o oy oranını arttırabilmek; yoksa cumaya giderek arttıranlar çok piyasada. Onlarla bu konuda yarışabileceğimizi hiç sanmıyorum; çünkü o yarış sonsuz; bugün cuma olur; yarın başını kapama; hacca gitme; daha ileri aşaması ise ortada; ayakkabı kutuları, çikolata kutuları, kasalar.
***Yılmaz Özdil bugün yazısının sonunda ?şöyle kazandık böyle kazandık filan demelerine rağmen, suratlarının asık olması; tel gibi gergin olmaları ondan. Biliyorlar çünkü güçlü olan haklı değildir; haklı olan güçlüdür.? demiş.
 

Be First to Comment

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *