Press "Enter" to skip to content

Yemek Lokantalar

Pek çok il gezdim ve bu gittiğim yerlerde seçenekleri, adresleri bilmediğim için iyi olmayan şeyler yemek durumunda kaldım; bir daha gittiğimde daha temkinli olabilmek için oradan, buradan toparlayarak yazdım bunları; sanırım sizin de işinize yarayacaktır. Bir çoğu Mehmet Yaşin’in gittiği lezzet durakları. 
Kars; kazevi; Nuran hanım; kaz yemekleri. E. M. Lisesi yanı.
Erzurum; Cağ kebabı; taş bir bina; önünde 2 minare; kümbet gibi şeyler var. Erzurum; cağ kebabı; amblemi turuncu renkte büyük M harfi gibi.
Malatya; satır kebabı; büyük bir camiye yakın; bakırcıların karşısı; yanda kırmızı bir tabelası var; …kebap diye…Malatya; geleli kebabı; adana usulü. D E gibi bir amblem; yanında lokanta yazıyor; mavi yazıyla büyük bir yer; altlı üstlü; kırmızı sandalyeler… Malatya; en iyisi; tava kağıt kebabı dükkanın ismi; kırmızı sandalyeler; sade bir yer.
Sivas köftesi; önü bahçeli, masalı, üstü çadır bezi; yandaki binalar kısa; boş yol; içi merdivenli. Sivas; köfteci Ahmet;
Diyarbakır; kebapçı hacı halit; gazi caddesi; kebap ve yemek çeşitleri; kahvaltıcı mustafa; hasanpaşa hanı; Abdioğlu memed; lise caddesi; kebap, pirzola
Amasya; çöreği meşhur; cevizli, haşhaşlı; ayrıca bir konak; balkonlu; fatih bey var. Orada da çörek, çorba falan var.
Rize; dağbaşı diye yüksek bir tepede; et soteci; Trabzon; boztepe;
Konya; konya mutfağı lokantanın adı; bahçeli, çardaklı lüks bir yer; etli ekmek. Yine etli ekmek, aynı yerde olabilir, mevlananın karşısındaki sokak içerisinde, adı bir şehir ismi, tiritçi mithat var, tandır lokantası varmevlevi yemekleri yapan bir yer var.
Eskişehir; balaban kebapçısı; belediyenin arkası; birsen kebap; Bursa-Ankara karayolu girişinde; hüsnüniyet lokantası; belediyenin arkası; tencere yemekleri; uygur restoran; çatalhöyük yakını; etli ekmek; 
Ankara; Gar lokantası; filistin caddesi; Ankara tava ve bol çeşit; kişi başı 40 lirayı göze alıp gidin; yemekler orta şeker; fena değil; 5 üzerinden 3; Tavacı Recep Usta; sac tava ve et yemekleri; kişi başı 50 lirayı göze alıp gidin; 5 üzerinden 3; Karacaoğlu et lokantası; Armada yakınında; et yemekleri; kişi başı 30 lira civarında; bana göre Ankara’daki en iyi lokanta; 5 üzerinden 5; ama kapanmış; başka bir yere açılıp açılmadığını da bilmiyorum. Aspava Cengiz Yıldırım; Balgat ziyabey caddesinde; Çetin Emeçe yakın; tandoğan ve esatta da var; yemekleri iyi; doyurucu; masayı dolduruyorlar; 5 üzerinden 4; üstelik pahalı da değil; Hacıbey Bursa kebap; balgat; ziyabey caddesi; iskender; köfte; gittim; yemek kalitesi iyi değil ve çok az veriliyor yemek; 5 üzerinden 2; ve pahalı; Gülcan ablanın yeri; polatlı; sorpa; yaprak dolma; incik; kavurma; Güloğlu baklavacısı; GMK bulvarı; maltepe; tatlı, lahmacun, kebap, 5 üzerinden 4; Göksu lokantası; kızılay ve gaziosmanpaşa; lüks ve pahalı bir restoran; ve yemekleri iyi; ama oldukça pahalı.
Niğde; Erden ziyafet sofrası; kültür müdürlüğü karşısı; niğde tava, söğürme; yemek için 1 saat bekleniyor; önceden haber verilebilir; Haneden lokantası; şadırvan parkı yanı; köfte, sac kavurma, piyaz, pide; sofram restoran; Bor yolu üzeri; şiş, pirzola, adana, koyun yoğurdu; gözleme, sıkma 
Nevşehir; Old eat house; M. Kemal paşa köyü; Ürgüp’e 4 km; konak; aynı zamanda otel;güveç, köfte, yaprak sarma; iyi görünüyor. Seki restoran; Argos otelinin restoranı; uçhisar’da; yarma çorbası; küşleme; çemenli bonfile; Babayan lokantası; ibrahim paşa köyü; Ürgüp; tandır ekmeği; bulgur çorbası; kuru fasulye; kaburga tandır. 
Isparta; Kebapçı kadir; şehir merkezi; valilik arkası; tandıra fırın kebabı diyorlar; hem az; doyurucu değil; hemde pahalı; porsiyonu 24 lira; 4 kişi 110 lira ödedik ve biz aç kalktık masadan; doymadan.
Antalya; Hasan Antalyalı’nın yeri; tarihi zincirli han; tandır; şiş köfte; börekçi tevfik; üç kapılar; serpme börek; Hakkı baba dönercisi; Atatürk caddesi ve lara’da; döner, iskender; kolcuoğlu kebapçısı; eski lara yolu; metrelik kebap; pahalı görünüyor. Turgay et lokantası; barınaklar, lara; et ızgara çeşitleri; Osmanlı Kahvesi; atatürk caddesi; türk kahvesi.
Fethiye; meyri restoran; bol çeşit; 30-40 çeşit; Hilmi restoran; balık pazarında; bol çeşit; et ve balık; Karabina restoran; steak ve makarna; Köfteci İhmalettin; ekmek arası köfte. 
Adana; köy sofrası; kuruköprü; tencere yemeği; 5 ocak kebapçısı; kurtuluş mah. Şinasi efendi caddesi; Dostlar balıkçısı; kurtuluş mah; ramazanoğlu caddesi; Şalgam sucu Ali Güde; kuruköprü. Adana onur kebap; Onbaşılar kebap; bol çeşit; seyhan barajı kenarı,
Mersin; Sabah et lokantası; çarşı içi; yemekler mükemmel ve çok ucuz; 5 üzerinden 5; Yaprak tantuni; forum yanında;tantuni genel olarak çok müthiş bir tat değil; yiyecekseniz yinede en iyisi burası; ucuzda; 5 üzerinden 3. Mersinde kerebiççiler var; ben kendi adıma kerebiçten hoşlanmadım; tadı bir garip geldi; yiyemedik.
Antep katmerci zekeriya.com, Antep; zincirli bedesten lokanta; avlulu; büyük bir yer. Antepte nohut dürüm var. 
Samsun; teleferikle tepeye çıkılıyor… istiklal caddesi; (çiftlik cad.) Arıkan et lokantası;..batıparkta pamuk kardeşler; cemonun yeri balık; hamsi ızgara… doğu park; sevgi kafe restoran; pideci 
İstanbul; Sirkeci; ankara caddesi başı, meşhur filibe köftecisi; süleymaniye cami karşısı ali baba kanaat lokantası; 11 milim dermason; fasulyeci; yemekler; Kadıköy; balıkçılar çarşısı; yanyalı fehmi; 100 çeşit yemek; acem pilavı, yanya köfte; su böreği; Boğaz; kireçburnu, ali baba balıkçısı; İstanbul; hamburger; reşitpaşa; bysteak; etilerde, nişantaşında, kemerburgaz, göktürkte, egem burger; etiler, günaydın steak; Beyoğlu, bir buçuk; asmalı mescit; mamoburger. Kahve içmek için hafız mustafa 1864. Kurabiye sokakta zencefil; sebze yemekleri. 
*Changa; maya, karaköy lokantası, mikla, meze by lemon tree, sıdıka, pandelli restoran, nuruosmaniye’deki Vedat Başaran’ın yönetimindeki nar lokantası; öğlen açık büfesi var; kadıköyde çiya; güneydoğu lezzetleri; şişhanedeki X restoran; kuruçeşmede kyodonia girit lezzetleri; nişantaşı kantin türk mutfağı; aşşk ve mangerie boğaz manzaralı cafeler; moda’da Ali dondurma; Üsküdar, kanaat lokantası; bir İstanbul rehberinin bir çırpıda söylediği İstanbul lezzet mekanları; pahalı olabilirler; diğer esas pahalılar ise İstinye parktaki Masa; bebek balıkçı, sunset, kandilli adile sultandaki borsa lokantası ve four seasons at the bosphours aqua restorantın terası.
İstanbul’daki İtalyan lokantaları bol hamur işi; Fransız lokantaları ise kemik iliği, dana yanağı, çiğ et, çiğ yumurta, deniz tarağı, salyangoz sunuyorlar yemek olarak; bana pek cazip gelmedi doğrusu; isimlerini bu yüzden yazmadım.
7-8 hasan paşa fırını; beşiktaş çarşı içi; eski bir fırın. Kuruluşu 1935; pasta, ekmek çeşitleri. Hacı Abdullah efendi; beyoğlu; bol çeşit; eski bir lokanta; 125 yıl; üsküdar kanaat lokantası; bol çeşit; asri turşucu; firuzağa; cihangir; vefa bozacısı; vefa’da.
Bankalar caddesi; tersane caddesi arası; perşembe pazarı yanı; bankalar lokantası; havis tatlısı; öğlen servisi; hafta sonu kapalı; Cihangir; akarsu caddesi bitimi; şimşirci sokak; kasabım; fatih; fevzi paşa caddesi; cami yanı; kömür lokantası; kahvaltı ve yemek; bol çeşit; kapalı çarşı; havuzlu lokanta; öğlen servisi; bol çeşit.
Bayrampaşa şirin parkının karşısı; avniya; boşnak yemekleri; et ve börek. Zincirlikuyu; Sarabosna köftecisi; boşnak yemekleri. Pendik; marina; sancak restoran; boşnak yemekleri. 
Kırklareli, Demirköy; taş mekan; oğlak eti, kahvaltı; Kırlareli limanköy; limanköy sofrası; kahvaltı; İğneada; kasap ocakbaşı; kuzu eti; Kıyıköy; köşk restoran; balık kızartma. 
Çanakkale; bir tepe; karşıda gelibolu yarımadası, deniz; denizin arkasındaki tepede ‘dur yolcu yazısı var; dağda asker resmiyle; çay, kahve bahçesi;
İzmir; fevzipaşa cad. yenice lokantası; Kemeraltı; kısmet lokantası; urlalı hasan ustanın yeri; Selçuk; selçuk köftecisi; inciraltı, mercan restoran, balık…; Hisarönü, güven lokantası; kemeraltı; Anafartalar cad; kemeraltı börekçisi; alsancak; gümrük; topçu lokantası; çok iyi; urla’da güvenlik tepesi; boyoz, börek, kahvaltı.
Çeşme; alaçatı; avrasya lokantası iyi; kafkas kebabı yemeği; alaçatı barbun restoran kötü; tuval restoran kötü. Alaçatı; pazar yeri cami karşısı; kabak çiçeği lokantası; ot yemekleri; Alaçatı; M.K. Paşa caddesi; imren pastanesi; karabaş otlu irmik helvası; limonata; Alaçatı; Cumhuriyet caddesi; kuytu; sebze yemekleri; Çeşme; Hanımeli; ev yemekleri; ılıca; çardak restoran; ılıca; taşbahçe; kahvaltı; Urla ; deniz kenarı; sandalyelerde UK harfleri var; börek.
Bodrum; Yalıkavak; gökçebel köyü; Havva hanım; kabak böreği; kabak çiçeği dolması; reçeller. 
Fethiye; Turunç lokantası; turunç koyu; balık; Mauntain lodge; saklıkent yolu; 
Uşak; Ulubeyli halime hanım; cumhuriyet mahallesi; döndürme, sini hamursuzu; Nesrin hanım; İstice mahallesi; merkez; döndürme, katmer; Bey kebap; uşak izmir karayolu; 18. kilometre; organize sanayi girişi; soslu kebap; köfte; Ezo gelin kebap; döner, kebap. Denizli; kebabı; elle yeniyor; çatal kaşık yok; duvarları aynalı. Aydın; börekler; kahvaltı; bahçeli, kapısında kümesler var. Bodrum; mustafa paşa kulesi; balık. Kütahya; eski konak; yanyana konaklar var sokakta; karşısında büyük bir elektirik direği; içerde dededen toruna yazıyor; kebaplar var; iki katlı; içten merdivenli; arka bahçeli. Isparta; kebapçı…; fırın kebabı; valilik, cami karşısı;
Denizli; Tavas; elmalılı pidecisi; dörtçeşme mevkinde kocabayram kebapçısı; cumhuriyet caddesi; sosyete tostçusu; kaleiçindeki tarihi pideci; adı yok; Denizli’nin Muğla çıkışı; Şükrü’nün yeri; bol meze.
Afyon; Afyon börek; ambar yolu; börek çeşitleri; Mihrioğlu konağı; kümbe cami civarında; Afyon kebabı.
Aydın; Kelleci pala Ahmet; oğlak, kuzu eti; tandır; bahçe; açık hava;;; ortaklar; somuncu baba; çöp şiş;;; Çine; köfteci Tahsin; köfte; çöp şiş;;; Aydın; merkez; paşa konağı; tandır, yemekler kızartma ağırlıklı;;; 
Artvin çarşı mah. Kervansaray lokantası. Cumhuriyet caddesi;;; Sultan sofrası; varan işhanı 2. kat;;; Arhavi; mençuna şelalesi;;; Arhavi; çifte kemer köprüsü;;; hopa; kars caddesi; hızır dayı pidecisi;;; Hopa; kemalpaşada deniz kenarında yeşillik; ağaçlı bir balıkçı.
Trabzon;  Akçaabat’ta devasa; binlerce kişilik köfteciler var; Cemil usta, o usta, bu usta; endüstriyel üretime geçmişler; çok lezzetli değil; Akçaabat yakınındaki Yıldızlı’da yer alan Şato köfte çok daha küçük bir yer ama daha lezzetli.    
Safranbolu; kircioğlu pide, çarşıda, tek meydan var zaten, pideleri lezzetli, Safranbolu’da görünürde başka düzgün lokanta göremedim. 
 
yemek, yenmeyenler
 
 
Keşkeki bir kez daha denedim; sonuç yine olumsuz. Keşkek bir buğday yemeği. Yenmeyeceği kesin artık. Ama kar altındaki kuşlar çok sevdiler;)) Höşmerim yaptım; ona da ağzını süren olmadı. Un helvasının kaymaklı, yumurtalı hali. Bir kez daha yineliyorum; her eski tadın sırf eski olduğu için korunması; günümüze gelmesi, taşınması beklenmemeli. 14 yumurtadan bir revani tarifi verildi methiyelerle; yumurta kokusundan yenmedi. Olduğu gibi çöpe gitti; ben bile yiyemedim. Mantar yenmiyor; o da teyit edildi. Yulaflı bisküvi pek beğenilmedi. Sucuk içi tarifi vardı; beğenilmedi. Hibeş beğenilmedi. Tahinli tavuk salatası, tavuklu paça, arabaşı, hülüklü çorba yenmedi. Peynirli kabak graten yaptım; yenmedi. Pırasa hiçbir şekilde yenmiyordu; börek içi olarak bile yenmedi; pırasa mancarını yaptım; biraz olsun yendi. Gerdanlı çorba; tandır çorbası tarifleri beğenilmedi. Un ile koyulaştırılmamış; su gibi çorbalar sevilmiyor. Yenibahar konmuş yiyecekler yenmiyor.
Beğenilmeyenleri, bizim evde yenmeyen tarifleri vermiyor, yazdıysam bile siliyorum. Aslında bu hatırlatmaları daha çok kendim için yazıyorum; unutup bir daha yapmayayım diye. Pekmezli irmik helvası yaptım; birbirine yakışmamışlar; bir daha yapmam. Pekmezi severim, irmiği de severim ama bir arada hoşlanmadım. Neymiş ?eski, geleneksel bir yemeğimizmiş; kaybolmaya yüz tutmuşmuş?; niye kaybolmaya yüz tuttuğu belli. Niye bu inadına yaşatmaya çalışmak; onu anlamıyorum; demek ki iyi bir tat değil; yaşatmak zorunlu mu? Beğenmediğiniz bir tatsa sırf eskiden kalmış diye tutup orada burada göz önüne çıkarmayın; ne gereği var; insanlara malzeme kaybı, zarar vermekten başka? Bu kaçıncı oldu; sinir olmamak elde değil. Cehaletten başka birşey değil bunlar. Kendi bile 2,3 ayda bir yaptığını söyledi üstelik. Beğenmediğin şeyi niye anlatıp insanları yanıltıyorsun; anlamıyorum doğrusu? Ayda yılda bir yiyeceğim irmik helvasına koyacağım ve tadıyla yiyeceğim bir bardak şeker beni öldürmez sonuçta. Pekmezi de başka bir şekilde yerim; irmikle yemek mi zorunlu?
Humus yenmiyor; bu bizim evle ilgili; kötü olduğundan değil. Unla veya yumurtayla koyultulmamış su gibi çorbalar içilmiyor; içinde ne olursa olsun. Kaşarlı fasulye yenmedi;))) G. D. Anadolu?ya ait patlıcanlı kazan kebabı yaptım; patlıcanın kabuğundan yemeğin suyunun rengi simsiyah oldu. Hiç hoş; iştah açıcı bir görüntü değildi. İnce bulgurlu köfteler sevilmiyor. Patlıcanlı yumurtayı denemeyin; ben denedim; hiç güzel olmadı. Esmer bulgur sevilmedi. Yoğurtla soslanmış ekşili bulgur pilavı yenmedi. Közlenmiş patlıcan salatası pek beğenilmedi; közlenmiş patlıcanın en sevilen hali patlıcan beğendi. Ballı, pekmezli susamlar yenmedi.
Unlu, mısır unlu; yani bulamaçlı; sarımsaklı tavuklar sevilmedi. Çerkez tavuğu ve benzeri tavuklar; tavuğun en iyi hali pilavın yanında yeneni. Kabak dolması sevilmedi; patlıcan ve biber dolmasına itiraz yok; beğenilmeyen kabak dolma; yumuşak yapısından dolayı. Soğanlı yumurta ve maydanozlu yumurta yaptım; yenmedi. Yumurtanın sevilen hali menemen, beyaz peynirli, sade; birde belki biraz çılbır; gerisi yenmiyor. Lor peynirlide yenmiyor. Tahinli ne yapsam yemiyorlar; bütün tahinli tariflerim boşa gidiyor. Tahinli piyazın nesi var; ben yiyorum; bana inat mı ne; ağızlarına sürmüyorlar. Kuru fasulyeye itiraz yok; fasulyenin diğer şekilleri yenmiyor.
Kadınbudu köfte sevilmiyor; ben de sevmiyorum. Salatada limon ve portakal kabuğu rendesi sevilmedi. Kişniş değil de kişniş tohumu; ufak, top top olanı; sevilmedi. Taze börülcenin tadı ekşi bulundu.Taze fasulyede salata şeklinde; buharda veya suda haşlanmış biçimde yenmedi. Safranlı pilav sevilmiyor. Domatesli pilav; patlıcanlı pilav sevilmedi. Pilav; pilav işte; onlusu; bunlusu pek fark etmiyor; belki biraz iç pilav; onun dışındakilerin bir artısı yok.
İç olarak kullanılan soğanlı ceviz beğenmedim. Salt ceviz kullanmak çok daha iyi. Yoğurtla pişmiş köfte beğenilmedi. Yoğurt çorbasına patlıcan, patates, ıspanak vs. konması beğenilmedi. Karadeniz yemeklerinden yeşil domates; harşo yemeği beğenilmedi. Laz böreği yaptım; sevmedim; zaten eskiden de sevmezdim. Börek ve tatlı birbiriyle uyuşmuyor. Ayrıca muhallebisinin tadı da iyi değil. Kuymak ta sevilmedi. Yeşil soğanla fırınlanmış yumurtalı peynir kötü oldu; yeşil soğan fırında, uzun sürede piştiğinde tadı bozuluyor.
Ceviz kavrulmayacak kadar nazik; hemen yanıyor ve tadı bozuluyor; yenmeyecek hale geliyor; ısıtılabilir ama hiçbir şekilde tatlı yapma amacı ile kavrulmamalı. Koz helvasıydı tarifin adı; azeri tarifi;; kavurayım derken bütün ceviz yandı.
Börek içi olarak patates iyi bir seçim değil; börek yumuşak, patates yumuşak; birbirini tamamlamıyorlar; ceviz, kıyma veya peynir kullanmak çok daha iyi seçenekler. Patatesin börekte diğer bir sakıncası da çabuk bozuluyor olması; böreği dolaba koymak gibi bir alışkanlığımızda olmadığından daha da tehlikeli. Dışarda da patatesli börek, gözleme yenmemeli; adeta zehirliyor insanı. Yer elması; kereviz yemeği bütün çabalara rağmen nafile; ben bile yiyemiyorum; belki çorbada.
Yaşmaya, süt ve yumurta ile yoğrulan; haşhaşlı, cevizli kömbeler; börekler hamurunun yapısı itibarıyla beğenilmedi; süngerimsi bir kıvamda oluyor; yenmiyor; haşhaşta pek alışkın olduğumuz bir tat değil zaten. Yağ ile yoğrulan hamurlar çok daha lezzetli. Pandispanya da pek rağbet görmeyenlerden; pasta, kek hamuru kadar sevilmiyor en azından; yumurta, un ve şeker; pek çekici değil. Krep yapılması çok gerekli bir yiyecek değil; sonuçta kızartma; çokta aman, aman yenmiyor zaten. Ispanak çorbası; yoğurt çorbasına katılan ıspanak beğenilmedi.
Eti sebzelerden çok bakliyatla pişirmekte fayda var; sebze öyle böyle bir şekilde yeniyor ama bakliyatı yedirmenin en kolay yolu etli olması. Yumurtalı makarna iyi değil.
Balığın fiyatı ile tadı aynı olmayabiliyor; lagos aldım; “pahalı balık, belki lezzetlidir” diye; alakası yok; kuru, yağsız, tatsız, tuzsuz bir balık. Daha önce yine aynı şekilde kalkan almış ve aynı hüsrana uğramıştım. Balıkta 1 numara sarıkanat (çinekop; lüfer); 2 numara levrek; levrek elbette yetiştirme olmayanından. Minekopun adı çinekopa benzese de tadı benzemiyor; kuru bir balık; yağlı değil; iyi değil. Balığın pişirme şekli ise tuz ve karabiberleyerek bütün halinde fırınlamak; büyükse çizik atılarak; buğulama ve sebzeli balık türleri sevilen bir yöntem değil bizim evde.
Fener balığı çok muhteşem değil; çok az çıkıyor; verdiğin paraya değmez; barbun; fena değil lezzeti; ancak fiyat ve tadına göre levrek bence çok daha makbul. Ufak balığın yenmesi zor.
Bakla yendiğinde vücutta glikoz 6 fosfat de hidro enzimi yoksa bakladaki bir madde ile oksidasyon sağlanıyor; oksidasyon da alyuvarların yıkımına neden oluyor. Kanınız çekiliyor; bir tür kansızlık oluşuyor. Ani solukluk, nefes alma güçlüğü, kalp çarpıntısı, tansiyon düşüklüğü, sarılık; hatta komada gelebiliyor hasta. Bakla hassasiyeti öldürücü bile olabiliyor. Özellikle çocuklar için; çocukların bakla yemesi önerilmiyor.
Mısır ununun yenilen hali mısır ekmeği; bunun dışında tencerede pişirilen yumuşak kıvamlı polentalar, kuymaklar yenmiyor; altı ve üstü iyi pişmiş olduğunda yeniyor.
Enli ve uzun bir fasulye cinsi olan çalı fasulyesi sert oluyor; iyi pişmiyor.
Salatada rezene pek sevilmedi.
İçi; pirinci kavrulmadan, çiğden konan dolmalar; yaprak ve biber dolmaları iyi olmuyor.
Mantar bizde sevilmiyor, yenmiyor; her seferinde unutuyor alıyorum; yenmiyor; zorlamanın bir alemi yok; umarım artık unutmam.
Sırf sütle yapılan hamurlar iyi değil; yazmıştım; yine yaptım; iyi değil.
Humus yenilmiyor; çamurumsu bir tat bırakıyor ağızda; tahinin en iyi hali pekmezlisi; nohutun en iyi hali pilava, bulgura, çorbaya konanı; egenin otlu pilavları iyi değil; karadenizin de sebzeli mısır ekmekleri. Bal kabağı çok severek yenmiyor.
Bakliyatı; özellikle fasulyeyi önceden ıslatıp haşladıktan sonra suyunu dökmeden pişirmeye kalkmayın; aşırı derecede gaz yapıyor.
Hazır kuskus iyi bir seçenek değil.
Kağıtta ve folyoda balık, tavuk, et; yani sarılmış etler iyi seçenekler değil; en güzeli üstü açık fırınlamak.
Taze bakla sevmiyorduk; anlaşıldı ki kuru bakla da sevmiyoruz; eskiden fava yapmıştım; onu da yememiştik; bu defa yoğurtlu çorbasını yapayım dedim; kimse ağzını sürmedi; ben dahil; bir garip kokusu var; aman ne gaz yapıyor; baklayı unut. Eşek baklası denmesinin nedeni eşeklere layık görülmesi mi acaba?
Pırasalı börek ne yapsam yenmiyor.
 

Be First to Comment

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *