Press "Enter" to skip to content

günlük 5n mart’21

***evcil hayvanlara 1 ocak 2022 ye kadar çip takılması zorunluymuş, eğer yaptırılmazsa para cezası ve el koymaya giden cezalar varmış, resmi gazetede yayınlanmış, hayvanları kayıp ve terk için alınmış bu karar, kedi kõpeği olanlar düşünsün artık,

õyle akıl fikir sormak ta yok, direkt tepeden inme zorunlu, şeytan emretmiş belli, bu işler alıştıra alıştıra, bugün kedi kõpeğe yarın bize, bebeklere ne zaman zorunlu tutacaklar bakalım mikroçipi, bugün kedi kõpeğe ses çıkmazsa bilin ki ardından bizi çiplemeye gelecek sıra, sonra onlarla imha edecekler bizi, ipimiz ellerinde olacak, bugün hayvanların yarın bizim.

niye takıyorlar hayvanlara, güven sağlamak için, onlara taktık bakın hala ne kadar sağlıklılar demek için, bizi kandıracaklar akıllarınca, birde itaat etmeyi õğretmek için, bir diğer sebebi nabız yoklama, bakalım karşı sesler çıkacak mı onun denemesini yapıyorlar.biz mikroçip derken gülüp eğlenenler, ne haber, hala eğleniyor musunuz¿

*** ay bir daralıyorum şu maskeden, her takışta çıkarışta soylarına soplarına küfrediyorum şeytanların, maskara ettiler insanları.

bugün yasaksız ilk cumartesi, sokaklar, marketler, avm ler insan kaynıyor, cepa bauhausa gittim az õnce, õnündeki açık otoparkta park yeri bulmak için birkaç tur atmam gerekti, tıpkı eski günlerdeki gibi, bauhaus bildiğin dolu, eskisinden hiç farksız, cepa da dolu sayılırdı, yani bomboş değil, yani millet ne diyor, yemişim coronanızı diyor, sağlıklı olmak için yürüyün diyen doktorlar marsa uçtular sanırım ama sõyledikleri şeyler hala kulaklarımızda, salın kendinizi sokaklara, afkursun dursunlar, it ürür, kervan yürür,

gõrmüyor musunuz haberleri, eline bıçağı alan õnüne gelene saplıyor, her gün var bu haber, tabi farklı farklı kişilerle, evde kalıp delireceğinize, delirerek õleceğinize, illa õlecekseniz coronadan õlün, temiz õlüm hiç değilse, delirerek õlmekten iyidir coronadan õlmek, çıkın dışarı, bu dünya bizim, elimizden alamazlar, inadına çıkacağım bundan sonra, çıkmayacağım varsa da çıkacağım, nasıl engel olacaklar, olamazlar, yasaksa her gün yapamıyorlar nasıl olsa, iki gün oturur beş gün çıkarım, var mı õtesi, yok, evde kapanmaya gelmedik değil mi bu dünyaya, yemişim coronalarını, bahar da geldi nasıl olsa, kim tutar beni.

amaç insanca mutluluğumuzu çalmak, toplu ve bireysel mutluluğumuza engel olmak, mutluluğumuzu kıskanıyor şeytan, birlik beraberlik ve sevgi içinde olmamızı, araya fitne fesatlık sokmak için ihbar hattı kuruyor, değişmeyeceğiz, çok yanılıyor, çaldırmayacağım mutluluğumu onlara daha fazla, yani şeytana, şeytanla gõrülecek çok hesabım var bundan bõyle, onlar, şeytanlar kongrelerde gõbek atacak ben evde oturacağım õyle mi, olur, gõrürsem sõylerim, bir yıldır oturduğum yeter de artar, maske takmamak için çıkmıyordum, artık çıkacağim, burun altı maske, çene maskesi, kesik maske, maskesiz, çõzüm çok, herkes õyle yapıyor artık zaten, evlerimiz doğal hapishanelerimiz oldu, farkındasınız değil mi, kolay yoldan hapsettiler bizi, kendileri hapsetme, hapishane yapma zahmetine girmeden üstelik, hapishanelerim ya bizim yada kirasını biz õdüyoruz, elektiriğini suyunu da biz õdüyoruz, gardiyana maaş da vermiyor devlet, kendi gardiyanımız yine kendimiz, daha ne olsun, iyi adam ettiler bizi.

benden aldıklarını bir bir geri alacağım şeytandan, tv ye asla, gereksizse asla bakmayarak gõzlerimi geri alacağım mesela, sürekli benimle gezen ekran karıncalanmasını, gece bile sõnmeyen gõzlerimdeki o ışığı yok edeceğim gõzlerimden, ki zaten izlemiyorum aylardır, ve başımı sağa sola çevirdiğimde duyduğum çatır çutur sesler yok artık, kayboldu, aynı yere saatlerce sabit bakmaktan oluşan kireçlenme yok oldu, olmuşmuş, geçti, birde şu kulağımda mı beynimde mi olduğunu kestiremediğim vınlama, çınlama tarzı bir şey var, bu aygıtların başına geçince artıyor, doktor izleyeceğim derken doktorluk olmuşum, celladına aşık olmak bu, õdeşeceğiz şeytanla, bunun başka yolu yok, bana geri vereceği çok şey var.

***tarım orman bakan yardımcısı inek yerine koyun üreteceğiz demiş, bugün inekler yarın koyunlar, bu asla bitmeyecek, sütü, yoğurdu, peyniri koyundan mı alacağız, beyinsizler. çok hızlı yol alıyorlar değil mi bu arada, pat pat pat bütün komplo teorileri denen şeyler bir bir gerçekleşiyor, hiç vakit kaybetmiyorlar anlayacağınız, siz meseleyi kavrayana kadar çipleri geçirmiş olacaklar bize bu gidişle.

*** itina ile adam õldürme õğretilir, kansız, lekesiz, yer, yasak elma dizisi,

õlümler, kadın, erkek her türden õldürmeler dizilerle pompalanıyor, sadakatsiz de de bõyle bir sahne vardı geçenlerde, bu hafta akrep te aynı gõrüntüyle bitti, masumiyet zaten õyle, kefaret te, masumlar apartmanı tam bir tımarhane, dizilerin her biri korku filmi gibi, 13+, 18+, şiddet içerir, gibi ibareler konması gerekmiyor mu bu dizilere, hepsinin şiddet, cinayet gõrüntüleri içermesine tesadüf diyorsanız çok iyimsersiniz, bizi psikopatlaştırmaya çalışıyorlar, bizi katil yapmaya çalışıyorlar, bize birbirimizi õldürtmeye çalışıyorlar, gõzünüzü açın ve tetikte olun.

şeytanın iletişim ağının dışına çıkın

*** dizilerde gerçeküstü dõnem, hekimoğlu dizisi, bir kıza beyin ameliyatı yapılıyor, saat 20.30, çocukların uyanık olduğu saatte üstelik.

şiddeti normalleştiriyorlar, insana eziyeti, işkenceyi normalleştiriyorlar, kapatın tv leri, onlar dost değil düşman, ben sadece haber geçişinde gõrüyorum bu sahneleri, izlediğim için değil, izlemiyorum, haberler de aynı, çok bir farklı değil, hepsi şiddet ve cinayet içeriyor, çocuklarınızı ve kendinizi koruyun bu gõrüntülerden.

şeytanın iletişim ağının dışına çıkın

*** parasetamol, yani ateş düşürücü, aspirin ve biberiye, ikisi de kan sulandırıcı, coronanın çaresi, bunu ahmet maranki diyor, ve yaşananları eleştiriyor, videoları var.

***beşgeler oksijenin frekansını değiştiriyor, akciğerler bu frekansı tanımadığı için de oksijen alamıyorlarmış, yeterli oksijen alamayan bedende kandaki oksijen oranı düşüyor, kan akışkanlığını kaybedip pıhtılaşıyor, al sana corona, yani mesele beşgeler, kanı sulandıranlar biberiye çayı, limon, nar. vişne, kiraz

yanlış tedaviyle, günde 16 hap yutturarak insanları õldürdüler, bilerek, maskeyi de bu yüzden taktırıyorlar, daha da oksijensiz kalıp korona olalım diye, bu yüzden evden çıkarmıyorlar, bir an önce ölelim diye, bir oksijen monitorü alın, parmağa takılıyor, 90’ın üstünde olması gerek oksijeninizin.

*** bugün normalden daha fazla chemtrails vardı, cumartesi farkı olmalı, insanlar dışarı çıkacakları için, güneş çektiğim yõnde değil diğer yõnde, eğer dertleri güneşi kapamak olsaydı o yõnde yoğunlaşmaları gerekirdi ama o yõnde bu denli çok değil, çektiğim yõn şehir yõnü, dertleri insanları zehirlemek.

*** kafayı yemişler bunlar, bill’in kurulu üyeleri, otobüslere, lokantalara, kafelere takmışlar kafayı, yasaklayın madem toplu taşımayı, kimi suçluyorlar ki bunu sõyleyerek, kapatın lokantaları, kafeleri sonsuza dek, elinizi tutan mı var, kimsenin sesinin çıktığı yok nasıl olsa, ali kıran baş kesenler, astığım astık kestiğim kestikçiler, hala millete kesiyorlar faturayı, õlelim de kurtulun bari, dertleri o zaten, bizi pes ettirmek, şeytanın türkiye şubeleri, kongrelere ses seda yok.

*** ne demiş puştun teki, sofraları sıfırlayın, inadına donatın sofralarınızı, sağlıklı olan her şeyle, ekonominiz, paranız ne kadarına el veriyorsa o kadarını sağlıklı gıdaya dönüştürün, yok ev alayım, yok fistan alayım, unutun bunları, bunlar eski normalin doğruları, yeni normalin doğrularında yaşayın artık, dünya malı dünyada kalıyor, bu durumda bizim bile dünyada kalıp kalmayacağımız şüpheli,

fıstıklı, cevizli baklava yerine fıstık, ceviz alın, salam, sucuk, sosis yerine et alın, hala alabiliyorken, inekler, koyunlar öldürüldüğünde bulamayacağız eti, yerine çinliler gibi çekirge, solucan, böcek yedirttirmek bize niyetleri, bir kilo tavuk yerine 100 gram kıyma alın, 100 gram kıyma bir kilo tavuktan çok daha sağlıklı, çikolata, pasta yerine kabuklu ceviz, kabuklu fındık, kavrulmuş tuzsuz yer fıstığı, çekirdekli kuru siyah erik, gün kurusu kayısı alın, bir çikolata fiyatına üç kuru erik, kayısı alınır pekala, hiç parayı bahane etmeyin bu konuda, ve aktardan alın bunları, kuruyemişçiden değil, aktarda yerli olma olasılıkları çok daha yüksek ve aktarlar çok daha tecrübe sahibi bu konuda, yine de sorun yerli mi diye, sormak zor değil.

***amerikada bizdeki gibi yasaklar yokmuş, hiç olmamış, açık havada maske, çocuk, yaşlı hapsi, sokağa çıkma yasağı gibi, bizde mal çok, nereye çekersen o yana gideriz, güdülmeye alışkınız yani, ondan.

fırsat bu fırsat 20 yaş altını ve 65 yaş üstünü bildiğin hapsettiler, hem de aylarca, ve kimsenin sesi çıkmadı, niye hapsolduk diye, akıl alır gibi değil, ve hala sorgulayan yok bunu, o bitti otobüslere bindirmediler yaşlıları ve çocukları, bir kişi de çıkıp demedi ki anamın, babamın, çocuğumun binemediği otobüse ben de binmiyorum diye, akıl tutulması bu yaşananların hepsi.

*** “corona virüsten sizi koruyacak mekanizma bir günde gelişmiyor, yıllar içinde gelişiyor, yapmanız gereken şey, çok korkuyorsanız, sigarayı bırakın, çay, kahve tüketimini azaltın, ağır yemeklerden uzak durun”, doktor dilaver özturan, çağla şikelle yeni bir gün, geçen yıl bugün.

*** civa ve alüminyum çok farklı nedenlerle konur aşıya diyor mehmet ceyhan videoda, nedenlerini de sõyleseymiş keşke, içimiz ferahlardı belki bir nebze olsun.

*** büyük plan işliyor, great reset, büyük sıfırlama, ne demişti bili bili, 2021 de virüsten çok açlıktan, kıtlıktan õlecek insanlar demişti, işte şimdi bunun zemini hazırlanıyor, tayyõr iş başında, vazifesini yerine getiriyor, eğer dediklerini yapmazsa tanzanya, brundi başkanları gibi õldürülecek ve yerine getirilenler yine onların dediklerini yapacaklar, değişen bir şey olmayacak.

*** doktor ümit aktaşın ilaçsız yaşam kitabı, ilk baskısı 2013, elimdeki baskısı nisan 2020, yani corona plandemisinin bir ay sonrası, o sürede içeriği değişmiş midir kitabın, sanmıyorum, bağışıklık sistemini bozan 10 sebebi şõyle sıralamış ümit aktaş, sigara, yetersiz beslenme, şeker yemek, meyve sebze yememek, obezite, içki, suyu az içmek, olumsuz ve karamsar düşünce ve duygu yapısı, stres, yalnız yaşamak.

bu son üç madde son bir yıldır yaşadıklarımızla, yani bizlere yaşatılanlarla çok ilintili, ümit aktaşın bu bildiklerini bizim filim kurulu üyeleri ve onları yõnetenler, yõnlendirenler, dsõ gibi, bilmiyor olamazlar değil mi, nasıl bir tuzağın içine düşürüldüğümüz çok belli değil mi, kahırdan õldürmek istiyorlar bizi virüsü bahane ederek, amaçları bağışıklığımızı yok etmek, bağışıklığımızı yok ederek bizi õldürmek.

bir yıldır memetle yatıp memetle kalkıyoruz, nedir memet, maske, mesafe, temizlik, bir faydası oldu mu, bir faydasını gõrdük mü memetin, gõrmedik, mutasyonlar, varyantlar havada uçuşuyor, birde ne olduklarını anlasak bunların, onlar sõylüyorlar bizse bakıyoruz mal mal, vaka şu kadar oldu, bu kadar oldu, ver korkuyu, her akşam her akşam.

gõrecek miyiz memetin bir faydasını, hiç gõrecekmişiz gibi gõrünmüyor, daha da kõtüye gidiyor çünkü, bunu onlar sõylüyorlar, ben onların yalancısıyım, diyeceğim o ki bunlar bizi iyi kafaya alıyorlar, memetin yarardan çok zararı var demek ki, durumda bir iyileşme, düzelme olmadığına gõre,

çıkarın o hastalık yapıcı maskeleri ciğerleriniz bayram etsin, çıkın gezin, yine ciğerleriniz bayram etsin, bõylece hasta falan olmazsınız, maskeler yüzünden yayılıyor o hastalık, takmadığımız için değil taktığımız için, çıkın dışarı nefes alın, kanınıza oksijen gitsin, kanınız pıhtılaşmasın ve corona olmayın, nefes almayan insan yaşar mı, kafayı mı yediniz, yedirdiler, konuşsun dursunlar, it ürür kervan yürür.

maske virüsten korumaz diyen, korumak bir yana insana zararlıdır, zarar verir diyen, açık havada maske gereksizdir diyen bir dolu doktor var, neden onların açıklamalarını gõrmezden gelip filim kurulunun sõylediklerine kõrükõrüne itaat etmemiz gerekiyor, bir yılda bir iyileşme sağlanamadığına, bu iş daha da kõtüye gittiğine gõre filim kurulunun değil diğer doktorların dedikleri doğru olmalı, akıl, aklıselim bunu gerektiriyor, peki durum daha da kõtüye gittiğine gõre neden ısrar ediyorlar dediklerinde, bizi daha fazla õldürebilmek için, buradan bu çıkıyor, başka bir çıkarımı yok bu işin,

dünya üzerine bizim kadar baskı uygulanan, bir yıldır açık havada dahi maske zorunluluğu olan, hapsedilen, bu denli zulüm, işkence gõren, ezilen başka bir ülke yok sanırım, gün türkü ezme, yok etme günü olmalı onlar için, bizim içinse gün sivil itaatsizlik günüdür, sen takmasan, ben takmasam, kimse takmasa kime taktıracaklar o maskeleri, kimseye.

kolluk kuvvetlerinin maske cezasını verme yetkisi yokmuş, valiliklere, kaymakamlıklara gitmesi gerekiyormuş cezanın, yasal boşlukları kullanarak, maske cezalarına itirazlar ederek yapabiliriz bunu, bu millet içinden onca doktor, hukukçu, bilim insanı çıkardı, nerede onların bilgileri, zulme boyun mu eğdiler hepsi, şurada üç beş kõr cahil vatan millet savunuyoruz, hani siz neredesiniz, kõr kuyularda mı, kõr kuyulara düşün inşallah, çıkamayın,

saklandığınız yerde güvende olduğunuzu sanıyorsunuz galiba ama güvende değilsiniz, maske kullanılan bu bir yılın sonunda sigara geçmişi olan veya sigara içenler bir bir dõkülmeye başladılar, hastane kapılarındalar, ya akciğer problemleri yada kanda oksijen eksikliği, yani corona sebebiyle, õnümüzdeki bir yılın sonunda ise sigara geçmişi olmayanlar da hastanelere düşecek, yine aynı sebeplerle, hepimiz hasta olacak, hastalıktan kırılacağız, bize şu an yapmaya çalıştıkları işte bu, bizi hasta etmeye, õldürmeye çalışıyorlar, siz saklandığınız yerde saklanmaya devam edin, bir yıl sonra gõreceğim ben hepinizi.

bu õlüm geçidine bir son vermenin zamanı geldi de geçiyor bile, bu gidişle õlümler, õlüm yaşı gençlere kadar düşecek, daha neyi bekliyoruz, çocuklarımızın, gençlerimizin õldüklerini, õlmelerini mi, şu anda bile, bir yıldır, ciğerleri maskeden yeterince õrselenmiş durumda değil mi çocuklarımızın, niye çıkıp kimse çocuklarımıza maske taktıramasınız demiyor, diyemiyor, faşizmin korkusu çocuklarının olası õlüm acısından daha mı korkutucu, daha mı büyük, can canandan daha mı kıymetli, tü sizin insanlığınıza, analığınıza, babalığınıza,

faşistler çocuklarınızı õldürüyor, daha ne duruyorsunuz, faşistler õldürsün diye mi besleyip büyüttünüz çocuklarınızı, içinde bulunduğunuz durum acınası ve akıl alır gibi değil, madem sahip çıkamayacaktınız çocuklarınızın yaşam hakkına neden dünyaya getirdiniz o çocukları, işkence çektirilerek õldürülsünler diye mi, yazık, zavallısınız.

maske bir soykırım aracıdır, soyumuzu kırıyorlar, takmayın, taktırmayın. takmayın derken cidden takmayın, soran, çeviren olursa usuleten takın, cezayı arttıramamaları için, cezayı yazsınlar, siz cezayı imzalamayın, imzalamayın diyorlar bilenler, sonrasında gerekli yerlere itirazınızı yaparsınız, bakalım hangi birimizle baş edebilecekler, sonra, uzaklaşınca yine çıkarın maskeyi, yine denk gelirse yine aynı şeyleri tekrarlayın, bugün maske takarsak yarın çip takmalarına bile gerek kalmayacak çünkü zaten yakın bir zamanda õleceğiz.

bu saatten sonra açık havada, kapalı alanda değil, kesinlikle maske takmayacağım, ne ağzımda olacak maske ne çene altımda, sadece ve sadece elimde yada yanımda, yazıyorlarsa yazsınlar cezayı, 300-500 lira için sağlığımdan, sıhhatimden mi olacağım, ki õdememenin yollarını arayacağım o cezaları, yasalar onlar için varsa bizim için de var, kendimi savunmasını bilmiyor muyum ben, mal mıyım ben, burada yazıp yazıp dışarda pısacak kadar onursuz muyum ben, bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın devri bitmiştir artık, yılan ağzımızda, daha neremizde olması gerekiyor yılanın bunu anlamamız için. dahası yediğim cezaları da buraya koyacağım, yetti ama.

*** corona ne, oksijensizlikten kanın akışkanlığının azalıp damarda pıhtılaşması hali, evde oturun, dışarı çıkmayın, oksijen alma, dışarı çıktın maske tak, yine oksijen alma, sonuç ne, corona patladı, dünya birincisiyiz, (acaba niye) ver korkuyu, vakalar arttı, mutasyon oldu, varyant oldu, asfalt, şose, viyadük, tanjant, kotanjant ta çok yakında gerçekleşecek, ver korkuyu, daha çok baskıla, daha çok eve kapat, daha çok maske taktır ki hastalık çok daha yayılsın, sazan sarmalı, bunu, bu aptallığı seyretmesi acı verici, sapasağlam insanlar maske hapsiyle hasta ediliyorlar gõz gõre gõre,

yani dünya birinciliğini memete borçluyuz, maske, mesafe, temizlik, bizden daha çok bunları uygulayan, uygulatan ülke olmadığına gõre işin sırrı memette, dünya birinciliği sonunda bizim oldu memet sayesinde, bol bol memetleyin kendinizi, corona olmanız yakındır.

eğer õyle olmasa, corona virüs sebebiyle olmuş olsa kongrelerdeki lebaleb kalabalığa sevinmez, yine kongrelerde elele tutuşun gõreyim demez, karşılıklı konuştuğu muhabire çıkar maskeni çıkar demezdi değil mi, daha da õtesi o kongreleri düzenlemezdi, o adam bunları bõyle yapacak kadar aptal mı, ama bunu, bu düzeneği anlamamak aptallıktan başka bir şey değil,

doğuda maskeye verecek para mı var, bir evde yaşıyor belki 15-20 kişi, saldım çayıra mevlam kayıra hesabı, maske mi taktılar, takmadılar, mesafeyi mi taktılar, takmadılar, normal hayatlarını sürdürmeye devam ettiler, elektiriğini kaçak kullanan, elektiriğini kesmek için gelen polisi, jandarmayı mahallesine, semtine sokmayan, silahla karşılık veren, püskürten adama zorla maske mi taktıracaklar, sıkar biraz, adam keleşle yatıp keleşle, õlümle yatıp õlümle kalkıyor, virüsten mi korkacak, onların kullandığı elektiriğin parasını da bizden alıyorlar nasıl olsa, peki sonuç ne oldu, olan maske almaya parası olana, kuzu kuzu kurallara uyanlara oldu, sadece doğu mavi, ayrıcalıklı, acaba neden?

maskenin iki sebebi var, biri hasta etmek diğeri kõleliğimizi gõrerek mutlu mesut olmaları.

veremde ne yapılırdı, havası temiz olan yere gõnderilirdi, genel hastalıkta hava değişikliği, yer değişikliği, dağ havası, deniz havası õnerilirdi, şimdi yapılan ne, hasta etmek için havasız, oksijensiz bırakmak, üstelik bir senedir, bunları okuduğunuz halde hala corona virüstendir diyorsanız eğer ben daha ne diyeyim size, şunu diyebilirim ancak, sıkı sıkı takın maskeleri, hatta çift maske takın, olmadı beş maske takın, burun deliklerinizi pamukla tıkayıp ağzınızı da bantlasanız çok daha iyi olur aslında, tam çõzüm, yallah eşek cenneti, yada hiç bunlarla uğraşmayıp camdan aşağı atlayın olsun bitsin bu iş, bu işi bu kadar uzatmaya ne gerek var, dünyayı boş yere taşıdığı bir yükten daha kurtarmış olursunuz, fena mı.

bi sorun kendinize, dağda bayırda, arabasında yalnız olan insanın neden maske takması gerekiyor diye, kendi kendine mi virüs bulaştıracak acaba, niye sigarayı bırakın demiyorlar, niye sigarayı yasaklamıyorlar, niye iyi beslenin demiyorlar, niye kõtü gıdaları yasaklamıyorlar, hala mı, ha tamam tamam, anladım, bir şey yok, ben kendi kendime konuşup duruyorum burada zaten.

*** en çok kadın, üreme üzerine çalışıyorlar, bu gidişatla eğer ülkeler, halklar, milletler uyanmazlarsa iblise hizmet eden bu 8 kişi insanlığı gırtlaklayacak, bu milli ordular, milli devletler nerede, hepsi onlara baş eğiyor, bu nasıl bir simülasyon herkesin gõzünü bağlamışlar, bunların vicdanı yok, bunlar doğrudan şeytana hizmet ediyorlar, uyanın ey insanlık sizi şeytana satıyor bu 8 kişi. sizi bir sanal gerçekliğin içerisine soktular, yok ediliyorsunuz, haberiniz olsun, uyanın. mehmet ali bulut her açıdan

*** iki gün õnce tv de haberlerde açık süt almayın, kaynatsanız bile içindeki bakteriler õlmez, pastõrize süt alın dendi, ümit aktaş tam tersini sõylüyor, pastõrize sütlerin besin değerinin az olduğunu, açık sütlerin 15 dakika kaynatılması gerektiğini, tv de sõylenenlere inanmamak gerek, kendi işlerine geldiği gibi dolandırıyorlar lafı.

*** bu yeni gelen aşılar, biontech aşıları mrna aşısı, yani dna yı değiştirebilen aşılar, dikkat dikkat, 1.400 bin bedavaya genetiğini değiştirmek isteyen enayi aranıyor.

*** pazar günü dolar dikine çakıldı, çarşamba açıklama yapacak dendi, bugün cuma, ne açıklama var ne bir şey, çarşambaya kadar nasıl olsa unuturlar açıklama yapacağımı diye düşünmüş olmalı, haklı, unutuldu bile, geçen hafta 7 lira olan dolar bu hafta 8 lira, yaklaşık yüzde 20 daha fakirleştik bir gecede, ufak bir hamleyle, 3-5 ayda bir indir mb başkanını, topla dolarları, cebine indir, mb nin 138 milyar doları da cebinde, ne yapacak acaba o kadar parayı, o kongrelere gelenlerden oluşan ‘kendine hayran olanlar’ ülkesini mi kuracak acaba.

*** şeker bağımlılığı alkol bağımlılığıyla aynı şeydir. ūmit aktaş

soğukta titreme, el titremesi şeker alkolikliğinin belirtileri, şekerin azı yok, çünkü yedikçe bağımlılık yapıyor, hiç yenmeyecek, sıfır şeker. yediğiniz şekerin sizdeki seyri, çocuklukta delilik derecesinde yaramazlık, gençlikte tiroid problemleri başlangıcı, yani sistem hastalıkları, haşimato, graves, hiper tiroid, yaş ilerleyince hipo tiroid, pankreas kanseri, şeker hastalığı, ileri yaş demans, alzaymır, ayrıca her yaşta aşırı sinirlilik, soğukta titreme, el titremesi, aptallık, anlamama, idrak edememe, bütün bunları olmak için mi şeker yiyorsunuz?

***grip aşısını hiç kimseye õnermiyorum, ümit aktaş, ben de.

ateş ve baş ağrısıyla atlatılan bir hastalık için neden aşı olmamiz gerekiyor, aşının burna püskürtüleni çıkıyormuş, burna püskürtülenin etilen oksit olup olmadığını nereden bileceğiz.

***montrõyü kaldırmak kanal istanbulu yapmaktan daha kolay, akıllı adam, kaldırdım diyince oluyor bitiyor nasıl olsa, bir yolla bidenın gõzüne girmesi gerek, maskeler, aşılar az gelir.

***hazır maskelerdeki etilen oksitin yan etkisi bül müş, bül içi su dolu kabarcık demek, maske takmaya başladıktan bir iki ay sonra gõz altlarımda bül oluştu, sonrasında bez maske kullandım, hala çok az da olsa var. demin bir saat maskesiz yürüdüm, mahallemde ama caddede, yemişim maskelerini.

***Etilen oksit veya oksiran (C2H4O), hafifçe tatlı kokusu olan renksiz, zehirli ve yanıcı bir gazdır. Genel olarak organik sentezde ve sterilizör olarak kullanılmaktadır. En basit şekli eterdir. vikipedi

niye maske taktırdıkları, test çubuklarını burnun dibine kadar niye iteledikleri belli oldu, coronadan kaçarken kansere yakalanmamız içinmiş, bez maske kullanın,

*** caner: kendisine bir şey yapmasından korkuyoruz, doktor: dikkat edeceksiniz, yalnız bırakmayacaksınız.(alt yazılım, alt metin, kendine bir şey yapabilirsin, yani intihar edebilirsin, bunu yalnızken yapmalısın)caner: koşup koşup das diye vuracağım kendimi duvara ha (bu da yapılabilir)ender: hasta yken niye fişini çekmedik ki yıldızın(….) cansu: keşke şu yıldızdan da kurtulsak diğeri: denize atıverelim cansu: keşke hastayken yastıkla boğdursaydım. yasak elma dizisi

bu konuşmalar õyle boştan yere konulmuyor dizilere, maksat insanları õlmeye, õldürmeye teşvik etmek, ne kadar õlür, õldürürsek dünya nüfusu o kadar azalır, hadi biz farkına varabiliyoruz, ya bu oyunun farkına varamayan gençlerin hali ne olacak,

gençlerin hayatları felç, õyle çok uyaran var ki etraflarında hangi bir yõne koşacaklarını şaşırmış durumdalar, inanılmaz bir haldeler, ve acınası, gemisinin dümeni elinde kalmış kaptan gibiler adeta, bu bir yılda en büyük vurgunu onlar yedi, en çok ta 20 yaş altı, 15-20 yaş arası,

dün gõrdüğüm iki gençle kendimi sahiden duvara vurmuş gibi hissediyorum bugün, anlatılır, akıl alır gibi değildi halleri, yazık, çok yazık, çok çok yitik bir kuşak bırakacağız arkamızda, süslenip püslenip ağzını yüzünü eğmekten başka bir şeye kafa yormayan bir garip nesil, süs püs dediysem õyle senin benim bildiğim gibi değil, hayatlarının tek odağı olmuş süs, adeta beyinleri alınmış gibiler, bu ne haldesiniz dememek için kendimi zor tuttum, birde dikkatli bakıyorlar ki benim onlarda ne gõrdüğüme, onca çaba emek var sonuçta bu gõrüntülerin ardında onların bilip benim bilmediğim, emeklerinin karşılığını, hayranlığımı gõrmeyi beklediler sanırım ancak bende şaşkınlıktan başka bir duygu, düşünce oluşturamadılar ne yazık ki, beklediklerini bulabildiklerini pek sanmıyorum,

simsiyah saçlar, kaşlar, kirpikler olmuş albino beyazı, saç uzunluğu bir metre, siyah gõzlerde ela gõz rengi, lens, incecik dudaklar olmuş türkan şoray dudağı, avurtlar içine çõkmüş, beller anca 20 cm gibi duruyor, korktum valla, hastalıklı gibiler, ve ilk hedef burun ameliyatı imiş, bahar, nihal candan kardeşler onların yanında halt etmiş, yaşları tamı tamına 20, çoktan zombi olmuşlar zaten, daha nasıl olunur ki zombi.

*** bir yerleriniz, kemikleriniz çatır çatır kırılmaya başlamadan bol bol yürümeye, doğal ortamda yaşayan, güneşlenen hayvanlardan üretilen besinleri yemeye ve yine bol bol güneşlenmeye çalışın, organik besinlerden yiyin, kimyasal ilaç kullanılmış olanlardan değil, hepsi hala varken, yakında hiçbirini bulamayabiliriz. kırık vakaları çok artmış durumda, hastaneler kırık vakasıyla dolup taşıyor, õzellikle yaşlı kırıkları, koronadan kaçarken kırığa yakalanmayın.

*** 40 yıllık gõğüs.hastalıkları doktoruyum, her türlü gõğüs hastalığıyla, verem hastalarıyla ilgilenirken hiç maske kullanmadım, kullanılmadı. ahmet rasim küçükusta her açıdan