Press "Enter" to skip to content

Gündem 1pp Nisan’13

***Oktay Ekşi?nin Hürriyet?ten istifa sebebi olan Ekim 2010?da yayınlanan İkizdere?ye yapılmak istenen 22 adet HES?le ilgili yazısının son cümlesi şöyle; ?şimdi analarını bile satan zihniyetin marifetini görüyoruz? 2013?teyiz ve analarını satmak ne kelime, sülalelerinin analarını bile sattılar; az bile söylemiş Oktay Ekşi; ağzına sağlık; şimdiki pısırık yalakalar gibi ?kan kusup kızılcık şerbeti içtim? dememiş en azından.
Bütün karadeniz insanından kan kusturulup şerbet içtim demesi bekleniyor. Rize, Artvin yapılan HES?ler yüzünden eski şekil, şemallerini kaybettiler; o güzelim doğa mahvedildi; birer açık hava şantiyesine döndü her ikiside. Yeşil Artvini kelek Artvin?e döndürdüler, Artvin?deki HES kıyımı yetmezmiş gibi şimdi birde altın madeni için Artvin?in tepesine; su kaynaklarının başladığı yere 30 futbol sahası büyüklüğünde 4 siyanür havuzu yapılacakmış; siyanür demek ölüm demek; canlı için yaşam alanı olmaması demek; o güzelim ormanların, doğanın, kuşun, ayının, börtü böceğin ölmesi, yok olması demek.. Artvin halkı; Artvinliler buna engel olmak için 6 Nisan günü Artvin?de yürüyüş yaptılar. Artvin?in %65?ini kapsayan maden ruhsatı ihaleye açılmayı bekliyormuş ve 183 HES projesi daha planlanıyormuş; Artvin işgal altında yani; oldu olacak Artvin?in girişine ?satılık? levhası koysunlar; burası; Türkiye oldu muz cumhuriyeti; erdoğan?ın ahırı; bizde ahırdaki mallar; meee, mööö, aaaiiii, iiihhhii; hepsi AKP sayesinde; yiyenin cebinde kalıyor; analarından emdikleri süt helal olmasın; burunlarından fitil fitil gelsin inşallah.
***Bir söz verilmiş; verildi pkkya, öcalana, anayasadan türk?ün çıkarılması; yeni anayasanın ardına saklanan ise bir rejim değişikliği; kısa zamanda bu yeni anayasa meselesi hallolacak; hallolmazsa akp ve bdp yeni anayasayı meclisten geçirip referanduma götüreceklermiş. Sonrası kolay mı, zor mu bilemiyorum; inşallah zor olur. Bu millet açılır, uyanır ve o pis anayasalarını başlarına geçirir; umarım öyle olur. Siz kim anayasa yapmak kim? Menşeiniz, soyunuz, kapasiteniz belli; ayan beyan ortada; hem akpliler hemde bdpliler. Benim türk olup olmadığıma onlar, o soysuzlar mı karar verecek; ben türk doğdum; türk olarak öleceğim; onlar istese de istemese de.
***Emek sineması için insanlara tazyikli su püskürtülüyor; silivri deseniz her duruşma günü savaşa alanı gibi ama yapılanlar; direnişler, yetersiz, güçsüz; bu kimin suçu; kenan evren ve 12 Eylülün; o denli baskıcı, ezici, kan gövdeyi götüren bir darbe olmasaydı 12 Eylül şimdi insanlar tutuklu askerlerinin yanında; önünde, arkasında yer alırlardı elbette; bu ülkede vatansever yok mu; çok; ancak 12 Eylülde o kadar itelenip örselendiler ki çıkıp o tutuklu askerlere sahip çıkacak güçleri kalmadı. Şimdi tutuklu askerlerin haline baksın Kenan Evren yaptıkları ile; kendi ile övünsün; bu ülkeyi bitiren biri varsa o Kenan Evren?dir; 12 Eylüldeki baskı ve zulüm bu denli aşındırıcı olmasaydı hiç kimse Erdoğan?a; onun polisine, askerine pabuç bırakmazdı ama ve lakin durum bundan ibaret; bundan 33 yıl önce kırılan dirençler tekrardan güçlenemedi ne yazık ki!

Anladık, darbe yaptın; güç sende; bir ülkeyi inim inim inletmenin alemi neydi; o günah bir kişinin boynuna öyle fazla ki; nasıl taşıyor bilmem. 12 Eylülle birlikte asker kendi ölüm fermanını da imzalamış oldu böylece. At kazığı yolunca kazık önce kendine batarmış.
***Prof. Dr. Halil İnalcık, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Alev Alatlı, Hasan Celal Güzel, Emekli Orgeneral Edip Başer, TBMM Eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve 300?den fazla bilim, devlet, siyaset ve edebiyat insanı martın son haftası?Türk Milletine Çağrı? adlı bir bildiri yayınlamış ve ?Türk ifadesi anayasadan çıkmasın? demiş. İlber Ortaylı ?Türkiye?de yaşayıp ?ben Türk değil Kürt?üm? diyebilir, ne var bunda. Şimdi o Kürt oldu diye ben mi Türklük?ten çıkacağım. Öyle bir şey olabilir mi?? diyor. 8 nisan akşamı aykırı sorulara katılan İlber Ortaylı şunları söyledi;
?Ben Türkçülük yapmıyorum; Türküm; Türklük satılmaz ki; ne Türk olmak bir imtiyaz ve meziyettir ne de olmamak. Bu imzanın siyasi bir yanı yok. Ortada gereksiz bir Türklük antipatisi var. Anlamıyorum, amaç nedir? Ne istiyorsunuz türklerden? Anayasadan Türklüğü kaldıramazsınız. Kürdiye denmesi için toprak alınması gerek; kimse al, buyur toprağı demiyor. Burası Avusturya-Macaristan değil; hiç öyle şeylere lüzum yok. Federasyonlar 1918?de bitmiştir; beş bin lisan var; mikro milliyetçilik yapanlara toprak ve bayrak vermek olanaksız. Ben kendime Türk demek için ne hükümetten izin alırım ne de başkasından. Benim kimliğimi hükümetler tayin edemez; çok açık bu; hiçbir zamanda ettirmem. Anayasa kürtlüğü, lazlığı kapsamaz, hasır altı da edilmez; öyle kolay kolay konuşulmaz anayasada bunlar. Türk kimliğine dokunamazsınız; bu kadar açık. İnsanların kendi dil ve kültürlerini araştırma, konuşma için fırsat verilir; hepsi bu, bu kadardır; yapacak bir şey yoktur. Türkiye?deki kalabalıkların hepsine devlet okulu da kendi açamaz; hoca da bulamaz. Kürtçe öğrenmek ve konuşmak istiyorsa buyursun. Okulda kürtçe öğrense çocuk ne ekmeği yiyecek; yaşıtları ile nasıl yarışacak hayatta? Barış süreci hükümet tarafından tarif edilmedi?.
***Erdoğan?ın işi zor; bir yandan Selahattin Demirtaş sıkıştırıyor ?elini çabuk tut? diye; diğer yandan içerden gelen TC seslerini bastırmaya çalışıyor. Bahçeli, Kılıçdaroğlu cephesi zaten karşısında. Bu işin buralara varacağını düşünememiş olmalı. Yaylım ateşi arasında sıkıştı kaldı yani.
***Karayılan Öcalan-pkk arasında direkt görüşme talebinde bulunmuş; bdpli aracıları aradan çıkarıp direkt görüşmek istiyormuş; dublörlerin işi bitti; gel gelelim filmin asıl oyuncularına; bundan bir sonraki talebi de meclise direkt gelmek; uçarak; batman gibi; vatana, millete, devlete hayırlı olur mu dersiniz? Öcalan tutuklu da karayılan niye serbest; karayılan serbestse öcalan niye tutuklu; bunun cevabını bilen var mı? Karayılan elini kolunu sallayarak Öcalanı görmeye gidecekse öcalan niye tutuklu; var mı birbirinden farkları? Binlerce asker şehidin karşılığı bir öcalan lüks hapsi mi; bu kadar mı şehitlerimizin, genç yaşta sakat kalmış gazilerimizin değeri?
***Şimdiki meselemiz pkk militanlarının ülkeden nasıl çıkacağı; gerçi karayılan hala çıkmak gibi bir niyette olmadıklarını bildiriyor ama gündem yine de bu; onlar çıkarken asker, polis ne yapacak; bana kalırsa pkk bayrakları sallamaları iyi olur ama öyle yapmayacaklarmış; valilikler askerleri birliklerinde tutacakmış; sınırlı bir süre için asker de tutuklu;)) Pkklıları askerden, askeri ise olabilecek suçlamalardan korumak için; asker, poliste olmayacağına göre ortalıkta pkkyı kim koruyacak milletin hışmından; işin bu cephesini düşünen, gören yok gibi; Sinop öğretmenevini hatırlatmama bilmeme gerek var mı? Üstelikte silahsızlar; daha ne olsun! Millete düğün, bayram. Mehter marşıyla gelip ?İzmir? marşıyla giderler inşallah; Erkan Yolaç?ın dediği gibi.
pkkya iadei itibar verilecekmiş; hatta ak?illerin birinin dillendirdiğine göre pkkya tazminat ödenmesi talepleri bile varmış halk arasında!!! Vay, vay, vay. pkk bize tazminat ödese nasıl olur; onca yıl verdirdiği zarardan ötürü? Ne günlere kaldık; komedi, dram, tragedya; meddah; hacivat, karagöz, şaklaban, soytarı; ne ararsan var!
***İlk emir Obama?dan çıkmıştı; ?kürt açılımı? emri; o zaman ne denmek istediğini pek anlayamadık ama şimdi her şey ortada. Gültan kışanak CHP?ye emir verir hale geldi; ?öyle yapın, böyle yapmayın?. Yine aynı gülten kışanak güneydoğuya kürdistan demek cüretini gösteriyor; haddini bilmez? Boston maratonunda patlayan bombalar ve ölen 3 kişi, 180 yaralı için Obama ?sorumlular cezasını çekecektir? demiş; bizde patlayan bombaların ve binlerce ölünün sorumlularının ise ödüllendirilmesini istiyor aynı zat; ne hakla? Kendine gelince şapur şupur, bize gelince yarabbi şükür.

Ak?illere yapılan müdahaleler, karşı çıkışlar AKP?liler tarafından ?normal? olarak addediliyor; işi aymazlığa, yüzsüzlüğe veriyorlar; normalmiş; niye ki; haksız oldukları bir durum mu söz konusu yoksa?  
***?Kimden korkacağım; AKP?den mi; AKP?den korkmuyorum; yok; korkmak olarak değil de büyük bir problem olarak görüyorum AKP?yi. İnsanın Allah?a inanıp inanmamasınnı hükümet mi tayin edecek? Bu dava yüzünden bütün dünya gülüyor Türkiye?ye. Hükümet bu davanın arkasında. Benimle birlikte o dörtlüğü yüzbinlerce kişi retweet etmiş; neden ben suçlanıyorum? Şamil Tayyar; ?sen kerhanede mi doğdun? diyor; Egemen Bağış öyle. Hükümet sanatçısını korumuyor; aleyhime konuşuyor; ?halk onu cezalandırdı? diyor; halk dediğide 3-5 kişi. Aslında it kopuk belkide? Arabesk denen iğrenç şeyi sevmemek vatanperverliktir; sevmek vatan hainliğidir; bana göre. Kalitesiz bir şeyden bahsediyoruz; yanlış; kötü armoni, kötü melodi, kötü ritm; bir yere varamamış; bir yenilik koyamamış bir müzik; bunu bir müzisyen olarak söylüyorum. Ben vatansever olduğum için bunu savunuyorum; son harfine kadar? Kızım okuluna gidiyor; bir bakıyor okulu imam hatip olmuş. Bu politik değil sosyal bir durum. Seçmeli müzik, resim dersi gitmiş; yerine arapça gelmiş oluyor; ana sistemler değişiyor. Sormadılar ki bu dersleri koyuyoruz diye; bunun bir referandumla olması lazım. Diğer %50?lik oyu almayan bir parti AKP. Atatürk?ü savunmak aslında kendi hayatımız ve kendi hayatımızın geleceğini savunmak. Gerçekçi olmak lazım. Ben bir hayat yaşamak istiyorum ama önümde karanlıklar, bulanıklıklar görüyorum. Burada Atatürkçü olup olmamala ilgili değil konu; ne hayat yaşayacağımla; geleceğimle ilgili. Atatürkçülük şemsiyesine sığınmak değil mesele; tabiki Atatürk?ü çok severim ama meselemiz bu değil; meselemiz kendimizin geleceğinin ne olduğu. Bir takım; bir yerlere doğru gidiyoruz; yanlış yerlere; kendi hayatımızı kendimiz çizebilelim istiyorum?. Fazıl Say; Aykırı Sorular; 13. 11. 2012
***Sağır sultan duydu; RTE, TC?nin kaldırıldığını duymamışmış; güleyim bari; sanki benim bu ülkenin başbakanı; günler oldu bu konu artaya atılalı; en az 1 hafta; 10 gündür ortalık çalkalanıyor; duymamışmış; kendine bağlı sağlık bakanlığından ve bilumum yerlerden TC?nin kaldırıldığını hala duymadı ise o koltuğu boş yere işgal etmesin; işinin gereğini yerine getirecek birine devretsin; komiklik yaptığını mı sanıyor? Ardından da eklemiş; ?bu karar alındıysa arkasında durulmalıydı?; onaylıyor yani; arkasında duramadılar canım; gördüğün gibi;))) Öyle kolay değil o dediğin iş; senin iki dudağının arasından çıkanlar o dediğini yaptırmaya yetmez.  
İzmir?de AKP?nin oy oranları yükseliyormuş; İzmir?i alacakmış; öyle diyor; bu TC?lerden; ak?illerden; 444?ler, imam hatiplerden sonra biraz zor alır İzmir?i; kimin ne olduğu ortaya çıktı artık; kimse yemez o zokayı; daha çok bekler İzmir?i ve diğer illeri de; şu an seçim yapılsa aynı oyu yakalayamaz kanaatindeyim. % 50 AKP için artık hayal; başkanlık sevdası başbakanlığı da aldı götürdü; ne derler; ?az tamah çok zarar getirir?; velhasılı midyata pirince giderken evdeki buğdaydan oldu RTE. Ona oy verenler arasında TC?ye inananlar yok muydu; vardı; onlar gitti; en baştan elendi; şehit aileleri ve hatta sülaleri zaten elendi; pkk karşıtlarının hiç az olduğu söylenemez aramızda; onları da eledik; zorla çocuklarına imam hatip dayatması yapılanlarda gitti; PKK yanlıları AKP?ye oy verecek değil; onların oyları BDP?lilerin; kim kaldı geriye; geri kalanı ona yeter de artar; hatta fazla bile.
Genelde oy artışı varken bazı yerlerde oy kayıpları varmış yine onların söylediklerine göre AKP?nin; buradaki geneldeden çok bazı yerler şıkkı daha geçerli bana kalırsa; bazı yerlerde oy kaybı yaşanıyorsa genelde nasıl artış oluyor; pek mantıklı gelmedi bana; deliliklerinin sonuçları bir bir ortaya çıkmaya başladıkça etekleri tutuşmaya başladı anlaşılan; ne olacağını sanıyordu; bu millet davar mı?
Eskişehir?de CHP %77; Aydın?da %67 ile öndeymiş; Karabük ve Kütahya?da da öyle; Yılmaz Büyükerşen?e karşı yürüttükleri karalama kampanyaları bir işe yaramamış olmalı; İzmir?de ise %5 lik bir oy artışı olmuş; Aziz Kocaoğlu?na yaptıkları sıkıştırmaların ve İzmir?i olanaksız bırakmalarının ürünü olmalı bu da. Puşt bunlar; kalleş; arkadan vuran; mert değiller ki; mayalarında var puştluk; mayaları bozuk.
Az önce oğlumun lisesine gittim; bütün kızların saçları salkım saçak; hepsi bakımlı; süslü püslü; bara da gitsem çok farklı bir görüntü olmazdı; kötü mü; değil ama bu yaşta çocukları bu kadar zorlamak niye; akşamdan saçını, başını; yarın ne giyeceğini mi düşünecek 15-16 yaşındaki genç kız yoksa dersini mi; niye böyle bir rekabet ortamı yaratılmasına müsade ediliyor okullarda? Amaç dikkat dağıtmak, kafa karıştırmak, çocukları eğitimden uzaklaştırıp soğutmak zaten; eğitime inanmayan bir partinin yönetiminde yaşamak bu olsa gerek. Liselilere evlenme serbestliği de sağladılar; biliyorsunuzdur; tek amaçları bu; lisedeyken bir an önce baş göz edip aşk, çoluk çocuk, aile derdine düşürmek; üniversiteye gitmelerini engelleyerek düşünen, akıllı nesilleri yok etmek; bizi birer davara dönüştürmek; yıkıp parçalara ayırmak ki ak?illileri sayesinde daha çok bizi otlatabilsinler; ama biz onların bu tuzağına düşmeyeceğiz elbette; onlar ak?illi ise bizde akıllıyız hamd olsun. 
2 gün önce yine aynı oğlumun okulunda TRT çekim yapacakmış; sıkı sıkı tenbihlemiş öğretmenleri öğrenci biçiminde gelmelerini; serbest kıyafet çok iyi birşey olsa tv çekiminde niye okul forması tercih sebebi?
 

Be First to Comment

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *