Gündem 2a Aralık’13
***Fethullah Gülen ? ?Seneler evvel bana akşamüstü bir telefon geldi. Burada akşamdı. Türkiye?de gece yarısıydı sanıyorum. Dediler ki nefsine uyarak bir yerde bir alüfte (Hayat Kadını) ile buluşmaya gidiyor. ve aynı zamanda birilerini de komplosu söz konusu olabilir. Türkiye?de onu tanıyan bir arkadaşa telefon ettim. Kalk dedim, gece yarısı deme evine koş git. Bu bir komplo meselesi ile şayet, günümüzde geldiği konuma gelemezdi. O mevzudaki telefon sabit. benim kendisine o ricada bulunduğum o zat da hala hayatta. Ben bu zamana kadar bu meseleyi kimseye açmadım. Bize yakışan budur. Belki de böyle birisi benim öyle bir ayıbını bildiğimden dolayı şimdilerde homurdanıyorsa şayet, ?keşke benim ayıbımı bilen bu insan nalları dikse gitse de ayıbımı bilen biri olmasa? der, belki. Mümin olarak bizim karakterimiz buydu, Bu mevzuda belki on tane hadise sayabilirim? demiş.
Fethullah Gülen?e homurdanan kim var; RTE; bu vaka onunla ilgili olmalı; ne diyor; ?Bu bir komplo meselesi ile şayet, günümüzde geldiği konuma gelemezdi.?; açıkça bulunduğun yeri bana borçlusun; ayağını denk al diyor. Daha ne yakası açılmadık meseleler var Allah biliyor. ?Bu mevzuda belki on tane hadise sayabilirim? diyor; görünen o ki bir anlamda babalık yapmış Gülen RTE?ye. Hain evlat RTE;) Kızlı erkekli evlerde neler olduğunu meğerse yakınen biliyormuş RTE;)) Bu mevzuda on tane hadise var ise; ki bizimki iyi çapkınmış; birinden birinin kaydının olmadığı ve bu şantajın aslında ona bir gönderme olmadığı ne malum? Ne şenlik olur. Sağ olasın alüfte; kadın aslında bir memleketi kurtardığını nereden bilsin. Gerçekleşecek olursa o kadına devlet hizmet nişanı takmamız gerekecek; eminim komutanlar seve seve takarlar;)
İtin ite kırdırılma zamanı; bırakalım yesinler birbirlerini; bir bir çıkacak demek ki foyalar ayyuka; bizim yapamadığımızı kendileri, kendilerine yapacaklar; ne güzel oluyor. Eski çarşaflar yayılıyor ortaya bir bir. Bir yerden patlayacaktı elbet; belliydi zaten; su testisi su yolunda kırılır; bu beyinle bu kadar götürdüler; o bile mucize; o da bizim beyinsizliğimiz aslında.
Bence hesap verme zamanı çok yakın? Bu kadar şantaj, komplo, tuzak? İşkence, acı, can, kan? Yerde kalmayacak?
Demiş bugün Bekir Coşkun; inşallah diyorum.
***Akp?li Zeyit Aslan?ın bu defaki küfürü öyle az buz bir küfür değil; o adamın oradan gönderilmesi gerek artık; şerefsiz. ?Kıçını s?.? demiş; kelimenin tam manasını kullanmış orada; ben buradan yazamayacağım o kelimeyi; mazur görün; adam kibar, bakın; göt yerine kıç demiş; ADİ HERİF; şimdi baktım; önceki küfürleri de bu küfrü aratmayacak kadar sinkaflı; Bilal Erdoğan?ın twitterda bahsettiği meclisteki rezil o olmalı; kendi onu kastetmemiştir elbette.
Bütçe görüşmelerinde fena sıkıştırdılar Erdoğan?ı; çok sinirlendi; sinirinden ne yapacağını bilemedi; ?terbiyesiz herifler? dedi; meclis artık karmakarışık; bildiğimiz meclis değil; it babasını tanımaz halde; bundan böyle durulacağı; düzeleceği de yok. Her yer gezi; her yer direniş.
Dün gezideki görüntüler yayınlandı; daha önce yayınlanmayan görüntüler; o görüntüleri hiç görmemiştim; camilerin, divan otelinin içi adeta bir sahra hastanesini andırıyordu; ancak filmlerde görebileceğimiz kadar korkunçtu görüntüler; bir savaş hali gibi; nedeni ne; halka ait bir parkın avm?ye dönüşmesine engel olmak; dönüşebildi mi; dönüşemedi; soysuz köpekler; insanları soktukları hale bir bak; birde dava açmış; yargılayacaklarmış; hem suçlular hemde güçlü; kim, kimi yargılamalı acaba?
Şu son günlerde artık duymak; dinlemek bile istemiyorum onu; öğürtü geldi kabalığından, ayılığından; önüne gelen her şeye çemkirmesinden; hiç böyle abartılı yaşayan bir başbakanımız olmamıştı; yetti artık. Bundan tek dertli ben değilmişim; İlhan İrem?de şunları söylemiş aydınlıkta;
Ne istiyorsan söyle haydi?
Sen ne dersen o olur !
Ne istersen vereceğiz?
Ne istersen yapacağız?
Yeter ki bağırma !!!
Yok canım; bağırmasın dediysek o kadarda değil; it ürür, kervan yürür!
***AKP?li meclis başkanı Cemil Çiçek ?Bunlar doğru şeyler değil. Biz bunu hak etmiyoruz, TBMM bunu hak etmiyor. Bu son olsun, herkes ders çıkarsın. Umarım bundan ders çıkartırlar. Birkaç kişinin hatası yüzünden biz zan altında kalıyoruz. Bugün atılan başlıklara bakın. ?Meclis?in seviyesi sıfırın altına indi? bunu hak etmiyoruz. Başlığa bir şey demiyorum. Buna da isyan ediyorum? demiş.
Bu küfrü eden sanki akpli değil de bir başka partiden; üstlerine alınmıyorlar bile; bu ne yüzsüz adamlar; ortada apaçık bir suç var ve hala üstünü örtmeye çalışıyorlar; o pezevengi hala meclis çatısı altında tutmak için ne dolap çevireceklerini şaşırıyorlar; ?bu son olsun?muş; atarsın meclisten son olur; daha mı duyacağız o pisliğin küfürlerini; bizi maruz bıraktıkları ortama bakar mısınız; Türk milletinin vekili bir küfürbaz; hemde en tumturaklı cinsinden; bu nasıl bir meclis; üstelik bu ilk değil ki; önceden ettiği küfürlerde bu defaki kadar tumturaklı; bunların hepsi pezevenk, biri ikisi değil; bir pezevengi kollayana ne derler; pezevenk. O küfrü edene ve onu kollayıp kol kanat gerenlere pezevenk demişim; hiç çok değil.
***Mehmet Haberal?ın yattığı hücrede şimdi İlker Başbuğ yatıyormuş; ?kollarınızı açtığınızda duvarlara değiyorsunuz? diyormuş Mehmet Haberal o hücre için; Müyesser Yıldız yazmış bunu bugün.
***?İstanbul işgâl edildiğinde vatanseverleri Bekirağa Bölüğü?ne kapattılar. Sonra Malta?ya sürdüler. 1 sene sonra da bıraktılar. Bugün yapılanları işgâlciler bile yapmadı.? demiş İ. Hakkı Karadayı; kendi açısından bakıldığında ve şu an için öyle; haklı elbette; ancak ya 12 eylül sonrasında yaşananlar neydi; bu millet zulmün katmerlisini o zaman gördü; değil 1 yıl; 10 yıllarca işkence gördürüldü; o işkenceyi yapan, tasarlatanların başında olan onlar değil miydi? Zulüm kendilerine doğrulunca dilleri çözüldü; işgalciler yapmamışmış; siz 18 yaşını doldurmamış bebelere işkence yapmakta mahsur görmediniz; vatan haini muamelesi yaptınız; azıcık rahatınız bozulunca böyle mi oldu? Eeee; düşmez kalkmaz bir Allah; sen bir hesap görürsen bir gün seninde hesabını görecek çıkar. ?Alma mazlumun ahını; çıkar aheste aheste?; hiç mi duymadınız bu sözü; veya ?çalma kapıyı; çalarlar kapını?; ?mağrur olma padişahım; senden büyük Allah var?; bu atasözleri boş yere söylenmemiş.
Ohlanmıyorum; sadece hatırlatıyorum; o ?çocukların? sağcı olanının babası AP?li veya MHP?li; solcu olanınsa olsa olsa CHP?liydi; bu vatanın evlatlarının çocuklarıydılar yani; düşman çocukları değillerdi; o yapılanı insan düşmanına bile yapmaz; çünkü düşmanının bile bir devleti; bir sahip çıkanı olur; o çocuklar sahipsiz; ana babasız; piç miydi de bu işkencelere maruz bırakıldılar? Ve anaları, babaları elleri kolları bağlı çocuklarına yapılanı seyretmek zorunda bırakıldılar. Aynı aileden 3 kişi, 5 kişi işkencede öldürüldü; kim yaptı bunu; bunun hesabını soran var mı? Vicdansızlar. Değmeyin; birazda iyi oluyor.
***Ortalık fena karışmış; 3 bakan oğlu ve 30 küsur kelli felli adam gözaltına alınmış; yolsuzluk sebebi ile; bak buna ohlanabilirim işte; eee; hukuk; yasalar herkes için geçerli; bugün bana; yarın sana; ne demiştim; düşmez kalkmaz bir Allah.
***Ankara için chp, mhp?li Beypazarı belediye başkanı Masur Yavaş?ı aday göstermek niyetindeyniş; ne alaka; benim elim varmaz bir mhp?liye oy vermeye; değil oy vermek oy vermeye gitmem bile. Mevlanayı çok içine sindirmiş olmalı Kılıçdaroğlu; ?kim olursan ol yine gel? deyip duruyor; kendi mezhebi bu kadar geniş olabilir ama birde oy vereninin mezhep genişliği durumunu da göz önünde bulundursa iyi olacak. Beypazarı?na 2 evi restore etti diye ona oy mu vereceğim? Üstelik bir mhp?liye. Çok beklerler. Bu söylediklerim aşağı yukarı Mustafa Sarıgül içinde geçerli; parti başkanıyla ters düşen, restleşen ve partiden ihraç edilen bir adamın tekrardan o partide ne işi var; istediği kadar oy getirsin. Hırsın fazlası insanları kendinden soğutur her zaman; bu Sarıgül içinde geçerli. Getirdiğinden çok daha fazlasını götüreceği akıllarına gelmiyor galiba; bizi unutkan ve aptal mı sanıyorlar?
***Fethullah Gülen?in fendi; RTE?yi yendi anlaşılan; demiş ki; ?her gayri meşruyu meşru saydılar; insanları dinden kaçırdılar, ürküttüler. Dünyaya ait zevkler, sefalar, imkanlarmeşru dairede değilse; Allah?ın çizdiği çizgi içinde değilse; hesabını verebileceğimiz durumda değilse bütün dünya yerin dibine batsın. Tüccar, yatırımcı, sanayici, değişik işlerle meşgul olan insanlar da sadakatten katiyen ayrılmamalıdırlar. Harama girmeden akıllarını kullanmalılar. Arsa ticaretinde olmamalılar. Züğürt geldiğim gibi inşallah Allah züğürt olarak öbür tarafa gitmeye muvaffak eyler. Allah bizi kardeşlerimizle, kardeşlerimizi de bizimle utandırmasın.?
Açıkça söylüyor ben yaptım diye; daha ne desin. Yani bu RTE?nin sadakatsizliğinin bedeli. ?Kimse meclisin gücünün üstüne çıkamaz? diyordu ya Gülen?e atfen Erdoğan; işte; oldu da bitti maşallah; çıkılabiliyormuş. Bir, iki belge tamam; defter dürümü bu kadar kolay. Yeter ki elin ayağın biraz uzun olsun. Onlar ermiş muradına; biz çıkalım kerevetine; milletimize hayırlı, uğurlu olsun; böylece bir dinci partiyi de denemiş olduk ve dinciliklerinin maskeden ibaret olduğunu görmüş olduk; meselenin özü her zamanki gibi para, para, para; bu millet inşallah akıllanır da bunca cenderelerden geçmeyiz artık.
Açılım diye diye kendi başını yedi; açılımdan dershanelere, dershanelerden de kendi yok oluşuna imza attı; bu da geldi; bu da geçti; ağlayanı da olmayacak arkasından; o kadar çok insanı irkiltti ki kendinden.
***Gün benim için; bizler için zil takıp oynama günü; yiyin birbirinizi; kir kiri götür diyerek yıkardı eskiden çamaşırları yıkarken annem; kirlileri peş peşe; birbirinin ardı ardından kirli suya sokarken; su ve deterjan fazla ziyan olmasın diye; aynen onun gibi; kir kir götürüyor; ta ki su tamamen temiz olana dek.
O şartlar altında besleyip büyüttü beni, abimi ve diğer kardeşlerimi; 9 çocuğunu; babamın helalinden aldığı bir memur maaşı ile; sonra bir gün ben 13; abim 16 yaşına geldiğinde abime anarşist dendi; ve yıllarca içeride işkence yapıldı; oysaki babam 5 kızından sonra gelen kıymetli oğlunu yatılı diye askeri okula kıyamamış, göndermemişti; neyse ki Allah’ın sevgili kuluymuş; görmedi oğlunun o günlerini; 79 yılında; ortalık karışmadan vefat etti; 59 yaşındayken; ölmeseydi kahrından ölürdü zaten; abim onun yaşadığı kadar bile yaşayamadı; işkenceden yorgun kalbi 50 yıl dayanabildi hayata; değmeyin yesinler birbirlerini; askeride, siyasetçisi de; hepsi; kir kiri götürür; oh olsun hepsine; yüreğim yağ bağlıyor; abimin intikamı alındığı için; yattığı yerde; toprağı bol olsun; biraz daha rahat eder belki; dünyanın kaç bucak olduğunu birazda onlar; kodamanlar öğrensin bakalım nasıl oluyormuş inim inim inlemek.
***2 gündür bombalar ardı ardına patlayıp duruyor; operasyon karşısında dili tutulan iktidar girişimlere başladı bile; İstanbul emniyetinden 11; Ankara emniyetinden ise 18 şube müdürü görevden alındı; yerlerine başkaları atandı; Zekeriya Öz davadan alındı; yerine 2 savcı daha atandı; Muammer Güler “operasyondan haberim vardı”; diyor; Arınç; “oğlunun gözaltına alındığını televizyondan öğrendi” diyor; Erdoğan bu defa bir başka köpürüyor; “bu kirli bir operasyon; gereği yapılacak” diyerek; kendi operasyonları hep temizdi; kirli olan bu; güvendiği dağa kar yağdı; en çok güvendiği polis teşkilatı bir anda alaşağı etti; kahrolmasında ne yapsın adam; gezide demişti ya; “polisimiz destan yazdı” diye; şimdi polis için öyle düşünmediği çok açık; ama en çarpıcı açıklamalar her zamanki gibi Arınç’tan geldi; “Kasetler, fotoğraflar servise konacak tehditlerini biz de duyuyoruz. Bazılarının bu kadar alçalabileceğini düşünmemiştik. Saflığımıza verin.”; adres belli yani.
*** ‘İnsan için her zaman haddini bilmesi çok önemlidir’ Fethullah Gülen son olarak; haddini bildireceğini çok kez söylemişti zaten; yaptı da. Atüfelerden de ses çıkmış galiba; Numan Kurtulmuş’un kasetleri varmış; bahsedilen kişi oydu belkide; Fethullah Gülen’in bahsettiği yani. Alüfte malüfte bu hırsızlığın yanında solda sıfır kalır; böylesi daha iyi oldu; tam çözüm.
Halk bank genel müdürünün evinde 4,5 milyon dolarlık deste deste banknot çıkmış; dolar ve euro; Güler’in oğlunun evinde 6 tane para kasası; para sayma makinesi ve yine bolca para; Egemen Bağış’a 3 parti halinde ödenmiş rüşvet; 500’er dolar; 3 kez; Muammer Güler’in telefon görüşmeleri kayıtları var; rüşvet konuşmalarının döndüğü; ve çıkıp başbakan ne diyor; “bu kirli bir operasyon”; kirliliği apaçık ortada; bunu söylemene gerek yok; o kadarını bizde anlayabiliyoruz;))).
Operasyonu durdurmak; ilerlememesini sağlamak adına akıllarına her geleni yapıyorlar; emniyet genel müdürü, 29 emniyet şube müdürü değişti; Zekeriya Öz’e davadan el çektirildi; 2 savcı daha getirildi; o 2 savcının imzası olmadan kalan 1 savcının imzası geçerli olamıyor; bütün bu önlemlere rağmen o 4 bakan hala görevlerinin başında. Dertleri ne ola ki; işin sonunun kendilerine kadar uzayacağından mı bu korku ve panikleri? Bu korku sizce niye? Bana kalırsa sıra gemiciklere gelecek diye; durduramazlar; durduramayacaklar artık.
Korkunun ecele faydası yok; belli ki burunlarına kadar bokun içine batmışlar; bu iş çorap söküğü gibi ilerleyecek; istediği kadar yırtınsınlar; akpnin işi bitti; aşkımız buraya kadar; ne güzelde anlı şanlı belediye başkanı açıklamaları yapıyordu; tam işler tıkırındayken hiç oldu mu ya bu Fethullah Gülen’in yaptığı; ne yalan söyleyeyim; o kadar arkalarından konuşuyor; laf edip duruyordum ancak bu kadarını ben bile beklemiyordum; pes doğrusu; olacak şey değil; nasılda kandırdılar hepimizi; din, iman ayağına. O övünüp durdukları %50’nin suratlarını görmek lazım şimdi; tweetlerle “sayın vekilim” diye yalakalık yapanları; ben bu kadar şaşkınsam onlar ne haldedirler acaba? Eşekten düşmüşe dönmüşlerdir. Ne iyi oldu onlara!
Ama işin en güzeli ne oldu biliyor musunuz; darbe darbe diye diye askeri, askerin gücünü ortadan kaldırdılar; polisi güçlendirdiler; bu seferde darbeyi polis gerçekleştirdi; hemde ne darbe; bundan böyle ne yapsalar nafile.
***Hiç kuşkusuz; cumhuriyet tarihimizin en şerefsiz kabinesi; açık ara; hepsini bir araya getirmekte bir şerefsiz başına düşmüş; kırk haramiler. Balık baştan kokuyor; başbakan çalarsa bakanı ne yapar; biri yer, biri bakar; kıyamet ondan kopar; görmemişler gördü; devrildi öldü. Hepsi görmemiş sonuç olarak; soy, asalet, aile geçmişi sıfır; velhasılı; olacağı bu.
Ben yaş itibarı ile kaçırdım 12 eylül öncesini; bu kabinedeki bakanların hepsi 12 eylülü ve öncesini yaşamış insanlar; yaş itibarı ile; buna Erdoğan da dahil; o zaman nasıldılar Allah biliyor. Azılı faşist mi; tetikçi mi; kim biliyor?
Operasyon 17 Aralık sabahı başladı; şu an 20 Aralık sabahı; 3 gün geçti ve o bakanlar hala yerlerinde duruyor.
CHP Amerika ile çok sıkı fıkı; Amerika ziyaretinin ardından bu Riccardione ile bu ay 2 kez görüşmüş; alttan alttan satılıyoruz anlaşılan; Mansur Yavaş ta CHP’den adaylığını açıklamış; Hasan Celal Güzel bu konuda “CHP’nin klasik, mezhepçi, solcu, ulusalcı oy tabanına ters etki yapar; herkes hesabını doğru yapmalı” demiş; haklı; bende çoktan yaptı bile; hiçbir şekilde Mansur Yavaş’a oy vermeyeceğim; hangi partiden aday olursa olsun; değil oy vermek alimallah sandığa bile gitmem.
***Ne güzel, ne güzel, ne güzel oluyor; tutuklamalar ardı ardına geliyor; ne keyif ama; onları böyle izlemek; hep garibana mı olacak; birazda onlara olsun bakalım; bu işin ardı artık çorap söküğü; bir çözülmeye başladı ya; koca bir yumak olacak artık. Oğullar tutuklandı; sıra geldi bakan babalara; birer birer girecekler içeri; ve işte asıl çözülme o zaman başlayacak; içeri girenler girmeyenlerin foyalarını da dökecek ortaya; çünkü o andan itibaren kaybedecek bir şeyi kalmayacak zaten; RTE bu güzel gidişatı durduramayacaksın ne yazık ki! Ne yapsan nafile; aşağı tükürsen sakal; yukarı tükürsen bıyık; burası Türkiye Cumhuriyeti; ve Türkiye cumhuriyetinin zindanları; oradan kaçış, çıkış yok sana. Yol görünmeye başlamış zaten; Bilal Erdoğan’ın yönettiği vakıfa verilen 3 milyon dolarlık rüşvete gelmiş sıra; hayırlısı inşallah.
Ben şu ara 7/24 tv; halk tv başı; orada anlatılanlara göre Çalık holding 2007 sonunda TMSF’den sabah ve ATV’yi 1.1 milyar dolara satın alırken Halkbanktan kredi çekmiş 3 yıl ödemesiz; aradan geçen 6 yılın sonunda bugün kalyon inşaata satmış; kaça sattığı henüz bilinmiyor; kalyon inşaat 3. hava limanını yapan inşaat şirketi; al takke, ver külah yani. Yani Çalık holding devletin malını devletin kredisi ile almış; 3 yıl hiç ödeme yapmamış; ne zamanki ödemeler kapıya dayanmış satılığa çıkarıp satmış. Epeyce karlı çıkmış olmalı bu işten. Bilin bakalım bu çalık holdingin genel müdürü kim; zatıalilerinin damadı Berat Albayrak. 15 yıl çalıştığı çalık holdingten geçen ay istifa etmiş; zamanlamada ilginç; tamda sabah ve atv satıldığı sırada; organize işler bunlar; bizim başımıza patlar bunlar.
Meclis bugünden itibaren; 20 aralık cuma; 7 ocağa kadar tatilmiş; oh ne ala; tam zamanı.
Be First to Comment